Taksim Dayanışması Güncesi
Taksim Meydanı ve Gezisi’ni yok edeceği açık olan ve bizzat dönemin Başbakanı tarafından üç boyutlu modellemeler ile topluma “yayalaştırma” ve “ihya” olarak sunulan projelerin bilim, teknik ve hukuk tanımazlığını ortaya koymak üzere bir araya gelen meslek odaları, sendikalar, sivil toplum örgütleri, semt inisiyatifleri, mahalle dernekleri ve siyasi partiler 15 Şubat 2012 tarihinde bir araya gelerek ilk toplantısını yaptı. Toplantıda alınan kararla kurulan ve bir dayanışma platformu olan Taksim Dayanışması’nın sekreteryasını, bileşenlerin ortak kararıyla Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi yürütmeye başladı.
Taksim Dayanışması bileşenleriyle bir araya geldiği günden bu yana çok sayıda basın açıklaması yaptı, gerçekleştirdiği basına açıklamaları ve etkinliklerle yayalaştırma projesi adı altında İstanbul’a dayatılan bu hukuksuz ve antidemokratik proje süreci hakkında kamuoyunda duyarlılık oluşturmaya çalıştı.
Taksim Meydanı ve Gezi Parkı ile ilgili süreç
9 Şubat 2011
09.02.2011 tarih ve 4225 sayılı Taksim Kışlası’nın 1. Dereceden tesciline dair karar
1 Haziran 2011
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı açıklamada Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi’nden bahsetti.
16 Eylül 2011
İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, “Beyoğlu İlçesi Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi’ne ait 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı İmar Plan Tadilatları” başlığı altındaki plan değişikliği teklifini karar altına aldı.
İlgili karara ulaşmak için tıklayınız.
4 Ocak 2012
İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu plan değişikliğini onayladı.
İlgili karara ulaşmak için tıklayınız.
14 Şubat 2012
Aylarca basmakalıp görseller ile kamuoyuna sunulan proje askıya çıktı.
15 Şubat 2012
Taksim Meydanı’nın ve Taksim Gezi Parkı’nın yok edilme sürecine karşı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin çağrısıyla kamuoyuna açık bir toplantı düzenlendi.
2 Mart 2012
İmza veren kurumların oluşturduğu Taksim Dayanışması ortak deklarasyon metni basına ve kamuoyuna açıklandı.
Taksim Dayanışması Ortak Deklarasyon Metni ve Bileşenleri, 2 Mart 2012
12 Mart 2012
İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde Taksim Dayanışması çağrısıyla yapılan basın açıklamasının ardından İBB’ye binlerce itiraz dilekçesi verildi.
İtiraz dilekçesi örneği için tıklayınız.
17 Mart 2012
Tünelden Taksim Meydanı’na yürüyüş ve kitlesel basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasına ulaşmak için tıklayınız.
27 Mart 2012
12 Mart 2012 tarihinde Taksim trafiğini yer altına indirilmesine karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne verilen itiraz dilekçesi veren, ŞPO Yönetim Kurulu üyesi arkadaşımızın belediyedeki görevine son verilmesi nedeniyle, kendisine destek için İBB önünde basın açıklaması yapıldı.
29 Nisan 2012
Taksim Dayanışması desteği ile düzenlenen piknikli “Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir” belgeselinin sokak galası 29 Nisan’da Taksim Gezi Parkı’nda gerçekleştirildi.
11 Mayıs 2012
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ve TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İstanbul Şubesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 14 Şubat 2012 tarihinde askıya çıkarılan “Beyoğlu İlçesi, Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi’ne ilişkin 17.01.2012 tasdik tarihli 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım ve Uygulama İmar Planı Tadilatı”nın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açtı.
Dava dilekçesine ulaşmak için tıklayınız.
27 Haziran 2012
İBB tarafından 28 Haziran 2012 Perşembe günü yapılacak ihaleye karşı, saat 19.00’da Taksim Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı, sonrasında ise ertesi gün ihale zamanına kadar nöbet tutuldu.
28 Haziran 2012
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Taksim’i yayalaştırma projesiyle ilgili ön yeterlilik ihalesinin tamamlandığını açıkladı. Bu aşamada verilen teklifler değerlendirilecek, 40 gün sonra asıl ihale yapılacak. 240 gün içinde Taksim’in çehresini değiştirecek ihale sürecinde düğmeye basılırken Taksim’de eylem sürüyordu.
4 Ağustos 2012
28 Haziran’daki ön yeterlik ihalesini geçerek, 23 Ağustos’ta tekliflerini vermek üzere davet edilen firmalar Kolin İnşaat, Özka İnşaat + AKM Yapı, Polat Yol Yapı, STY İnşaat, Silahtaroğlu İnşaat, Makyol İnşaat, Burkay İnşaat, Yapı Proje Merkezi, Öztaş İnşaat, Kalyon İnşaat, Atlı İnşaat, Fermak İnşaat, Öngün İnşaat, Nas İnşaat ve Haydar Sezen+San-İş.San ortaklığı.
23 Ağustos 2012
Taksim Dayanışması, Taksim Meydanı Projesi’nin ilk etap projesine katılan 11 şirkete kamuoyuna örnek olarak ihaleden çekilme çağrısı yaptı.
24 Ağustos 2012
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından projenin birinci etap ihalesi yapıldı ve ihaleye katılan 9 firma arasından en düşük teklifi 51 milyon 500 bin TL ile Kalyon İnşaat Şirketi verdi.
5 Eylül 2012
Taksim Meydanı Projesi’nin ilk etap ihalesine katılacak 11 Şirketten biri olan Silagtaroğlu İnşaat, Taksim Dayanışması’nın ihaleye girmeme çağrısına duyarlılık gösterip ihaleye teklif sunmadığını tarafımıza bildirmiştir.
10 Ekim 2012
Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul II Numaralı Koruma Bölge Kurulu kararı
5 Kasım 2012
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyet Caddesi’nin Tarlabaşı Bulvarı’ndaki otoparktan Elmadağ Divan Oteli önüne kadar olan 400 metrelik kısmının trafiğe kapatılacağını açıkladı.
5 Kasım-5 Aralık 2012
Taksim Dayanışması çağrısı ile bir ay boyunca 18.00-21.00 saatleri arasında Taksim Meydanında nöbet tutuldu. Toplanan 20.000’i aşkın ıslak imzaya internet ortamında toplanan imzalar da eklenince sayı 50.000’e ulaştı. Toplanan imzalar 18 Aralık günü kurula teslim edildi. Kurula imzalar teslim edildikten sonra yaklaşık 7 ay boyunca her Cumartesi devam eden nöbetlerde 120.000 ıslak imzaya ulaşıldı.
11 Aralık 2012
Topçu Kışlası projesi, İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından reddedildi.
4 Şubat 2013
Başbakan önce kurulun “red kararını reddettiğini” açıkladı, ardından Kültür ve Turizm Bakanını görevden aldı.
28 Şubat 2013
ICOMOS Türkiye Milli Komitesi Basın Duyurusu
22 Nisan 2013
İstanbul 1. İdare Mahkemesi’ne mahkeme tarafından belirlenen heyet tarafından yazılan bilirkişi raporu teslim edildi.
26 Nisan 2013
27 Şubat 2013 tarihli ve 139 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun iptali için T.C. Kültür Ve Turizm Bakanlığı (Koruma Yüksek Kurulu’na izafeten) TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi tarafından dava açıldı.
1 Mayıs 2013
1 Mayıs’ta, yalnızca Tarlabaşı Bulvarı ve Cumhuriyet Caddesi’nde devam eden inşaat çalışmaları bahane edilerek Taksim Meydanı emekçilere yasaklandı. Tüm İstanbul’da ulaşım durduruldu ve polis sabahın bir araya gelmeye çalışan emekçilere insanlık dışı bir şekilde saldırdı. 1 Mayıs’ta daha da ağır bilançoların ortaya çıkmaması, yine katılımcıların sağduyusu sayesinde gerçekleşti. Devlet yetkilileri ise Emek ve Dayanışma gününü kutlamak isteyen insanları “marjinal” olarak nitelendirerek, şiddeti ve yasakçı zihniyeti meşrulaştırmaya dönük açıklamalar yaptı.
27 Mayıs 2013
Gezi Parkı’nın Asker Ocağı Caddesi’ne bakan duvarının 3 metrelik kısmı, ağaçlarıyla birlikte gece 22.00 civarında yıkıldı. Taksim Dayanışmasının bileşenlerinin çağrısıyla parka gelen insanlar iş makinelerinin önüne geçerek, daha fazla yıkım yapılmasını engellediler. Ardından 50 kişi parkta çadır kurarak sabaha kadar nöbet tuttu.
Fotoğraf: Bianet
28 Mayıs 2013
Sabah saatlerinde yıkımın devam ettirilmesi için iş makineleri harekete geçti. Polis iş makinelerinin önünde durarak, projenin usulsüz olduğunu ve yıkımın durdurulmasını dile getiren topluluğa gaz sıktı ve fiziksel şiddet uyguladı.
Sabah saatlerinden itibaren sürekli bir polis şiddetine uğrayan insanların şantiye önündeki bekleyişi saatler sürdü. Sırrı Süreyya Önder’in gelişi ve iş makinesini durdurmasıyla polis de alandan çekildi.
Yaşanan polis şiddetinin ardından kalabalıklaşan grup, parktaki nöbeti devam ettirdi. Gecelemek için çadırlar kuruldu, uyku tulumları hazırlandı. Parkta bir basın açıklaması yapıldı, konser ve film gösterimi düzenlendi.
29 Mayıs 2013
Polisler sabah 5.00 civarında, parka hızla girerek, hiçbir uyarıda bulunmadan, çadırları dağıtmaya başladı. Parkta bulunan insanlar, parkın orta alanına çekilerek pasif oturma eylemi yapmaya başladı. Oturanların üzerine gaz bombaları atıldı, bu sırada çadırlarda hala uyumakta olanlar vardı. Parktaki insanları gaz bombaları ile dağıtan polis, içerideki tüm çadırları ve eşyaları yaktı, parktan kaçan insanlara Harbiye tarafında gaz bombaları ve tazyikli su ile uzun süre saldırmaya devam etti.
Aynı gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan; “Ne yaparsanız yapın. Orası için karar verdik. Yapacağız” dedi.
Polisin alandan çekilmesi üzerine, gece daha büyük bir kalabalık gezi parkında basın açıklamaları, konserler ve film gösterimleriyle nöbete devam etti. Basın açıklamasına ulaşmak için tıklayınız.
31 Mayıs 2013
Polis yine sabah saat 5.00 civarında, gezi parkında nöbette olan daha fazla sayıda insana gaz bombaları ile saldırarak parkı boşalttı. Taksim Dayanışması tarafından gerçekleştirilen ve milletvekillerinin de olduğu basın açıklamasına müdahale etti. Parka girişi engelledi.
Polis şiddeti ertesi güne kadar artarak devam etti, çok sayıda insan yaralandı. Yalnızca Taksim’de değil, tüm Türkiye’de tepkiler büyüdü, binlerce insan sokağa çıkarak polis şiddetini protesto etti.
Aynı gün, İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Topçu Kışlası Projesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi.
1 Haziran 2013
Öğleden sonra polisin Taksim’den çekilmesi ile insanlar tekrar Gezi Parkı’na girdi, çok daha fazla sayıda çadır kuruldu, nöbet binlerce insanla devam etti.
Taksim civarında neredeyse 48 saat boyunca süren polis saldırıları İstanbul’un farklı bölgelerinde ve Türkiye genelinde devam etti. Bir kısmı ağır olmak üzere binlerce insan yaralandı, gazdan etkilendi.
Ankara Güvenpark’ta bir çevik kuvvet polisi tarafından ateşlenen silahtan çıkan mermi başına isabet eden Ethem Sarısülük yoğun bakıma alındı.
2 Haziran 2013
Akşam saatlerinde Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde Gezi Parkı’na destek eylemlerine katılan insanların üzerine sürülen arabanın çarpmasıyla 20 yaşındaki genç işçi Mehmet Ayvalıtaş hayatını kaybetti.
3 Haziran 2013
Antakya’da süren eylemler esnasında 22 yaşındaki Abdullah Cömert kimliği belirsiz kişilerce darp edildi ve başına aldığı darbeler nedeniyle hayatını kaybetti. Abdullah’ın katillerinin bulunması için hala bir soruşturma açılmadı.
6 Haziran 2013
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Tunus’ta “AKM yerine opera binası yapacağız” şeklinde bir açıklama yaptı.
7 Haziran 2013
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından “AKM Hukuken Yıkılamaz!” başlıklı basın açıklaması yapıldı.
9 Haziran 2013
Taksim’de milyonlarca insanın katılımıyla bir miting düzenlendi.
11 Haziran 2013
Polis sabah saat 07.00 civarında nedeni anlaşılamayan bir biçimde Taksim Meydanı’nda bulunan insanlara gaz bombaları ve tazyikli su ile saldırdı. Çok sayıda insan yaralandı, yoğun gaz nedeniyle çevredeki çok sayıdaki hayvan öldü. Bir gün boyunca süren saldırılarda çok sayıda insan gözaltına alındı.
13 Haziran 2013
Akşam saatlerinde Taksim Dayanışması sekreter odaları, İstanbul’daki meslek örgütlerinin temsilcileri ve sanatçılardan oluşan bir heyet Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Süreç aktarıldı, talepler yinelendi.
14 Haziran 2013
Ethem Sarısülük, 14 gün süren yaşam mücadelesinin ardından 14 Haziran’da hayatını kaybetti. Sonraki günlerde Ethem’i vuran polis tespit edildi, hakkında dava açıldı. Mahkeme polisi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.
Taksim Dayanışması, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmeyi aktarmak ve süreci tartışmak için Gezi Parkı’nda sabaha kadar süren toplantılar ve forumlar düzenledi.
15 Haziran 2013
Forum ve toplantılarda, diğer tüm çadırların kaldırılarak direnişe Taksim Dayanışması çadırında devam edilmesi kararı alındı. Sabah saatlerinde Gezi Parkı’nın girişindeki barikatlar ve çadırlar kaldırıldı.
Akşam saatlerinde, kadın, çocuk ve yaşlıların da aralarında bulunduğu binlerce insanın parkta olduğu sırada, polis plastik mermiler, yoğun gaz ve ses bombaları ile Gezi Parkı’na saldırdı. Yine çok sayıda insan yaralandı, gözaltına alındı, gazdan etkilendi. Parktan kaçarak Taksim çevresine dağılan insanlara karşı polis saldırısı gece boyunca sürdü.
16 Haziran 2013
Gaz bombalarından kaçan insanların, yaralıların bulunduğu revirlere, hastanelere, Divan Otel’e gaz bombaları atıldı. Yaralılara müdahale eden doktorlar ve görevlerini yapmaya çalışan gazeteciler bile şiddet uygulanarak gözaltına alındı.
Egemen Bağış Gezi Parkı’ndaki herkesin terörist muamelesi göreceğini açıkladı
17 Haziran – 2 Temmuz 2013
İstanbul’da ve Türkiye’nin birçok kentinde protestolar ve eylemler devam etti. İstanbul halkı, “Her yer Taksim her yer direniş” sloganıyla kentin birçok parkında forumlar, nöbetler ve etkinlikler başlattı. Taksim Dayanışması çağrısıyla her Cumartesi Taksim Meydanı’nda anma ve taleplerin yinelenmesi amacıyla eylemler düzenlendi, eylemlere binlerce insan katıldı. Bu eylemlere de polis tazyikli su ve gaz bombalarıyla müdahale etti.
8 Temmuz 2013
11 Mayıs 2012’de TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ve TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İstanbul Şubesi tarafından “Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi”nin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açılan davada, İstanbul 1. İdare Mahkemesi tarafından verilen projenin iptal kararı davacı kurumlara ulaştırıldı.
27 Ağustos 2013
27.08.2013 Tarihinde basında “Taksim Yayalaştırma Projesi başladı” başlığı ile haberler çıkmıştır. Yerinde yapılan incelemede iş makinalarının yargı kararına ve toplumun tepkisine rağmen çalışma yaptığı görülmüştür. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından İBB’ye gönderilen yazıya ulaşmak için tıklayınız.
8 Ocak 2014
27 Şubat 2013 tarihli ve 139 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun iptali için açılan 2013/994 esas no’lu dava hakkında İstanbul 4. İdare Mahkemesi tarafından 10 Mayıs 2013 tarihinde alınan kararda; dava konusu işlemin davacıların bizzat kendi tüzel kişiliklerinin menfaatini iptal etmemesi sebebiyle davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştı. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Şehir Plncıları Odası İstanbul Şubesi’nin bu kararla ilgili temyiz isteminde bulunması üzerine, Danıştay Ondördüncü Daire, davacıların temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına karar verdi.
Not: Süreçte yer alan basın açıklamalarına www.taksimdayanisma.org adresinden gün gün ulaşılabilir. Güncel bileşen listesi de bu internet sitesinden yayımlanmaktadır.
17 Mayıs 2014
Soma’da daha fazla kar daha fazla rant hırsıyla katledilen 301 madencinin ölümüne ilişkin basın açıklaması yapan Taksim Dayanışması, ‘Yaptığınız katliamı unutmayacağız, delilleri karartmanıza izin vermeyeceğiz. Sorumlular hesap verene kadar dayanışmamızdan vazgeçmeyeceğiz’ dedi.
27 Mayıs 2014
Taksim Dayanışması, Gezi direnişinin yıl dönümü öncesinde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy binasında basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu, Av. Can Atalay ve Taksim Dayanışması bileşenleri katıldı. Taksim Dayanışması adına konuşan Mücella Yapıcı, ‘Dayanışma olarak taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. 31 Mayıs’ta Taksim Meydanı’ndayız’ ifadelerini kullandı. Basın açıklamasından bazı bölümler:
“Taksim Dayanışması olarak; Anayasa’nın 34’üncü maddesinde ifadesini bulan, evrensel ölçütler bağlamında da hakkımız olduğuna kuşku bulunmayan ifade özgürlüğümüzü kullanmak, daha bugün kaybettiğimiz ELİF ÇERMİK’in ölümüne neden olan biber gazının yasaklanması başta olmak üzere tüm taleplerimizi dillendirmek; kazanımlarımıza sahip çıkmak, polis şiddeti ile sonsuzluğa uğurladığımız arkadaşlarımızı anmak ve ailelerine kulak vermek, Soma’da en gizlenemez hali ile ortaya çıkan iş cinayetlerine artık yeter demek ve açıklamamızı yapmak üzere 31 Mayıs saat 19.00’da Taksim’deyiz.
Başta, İstanbul Valisi olmak üzere tüm ilgilileri ve sorumluları, yurttaşların en temel demokratik haklarını kullanmalarına engel olmamaya; düşman ordularından korurcasına abluka altına almış olduğunuz, “hepimizin ortak kullanım ve yaşam alanı” olan meydanlarımızı, parklarımızı, sokaklarımızı ve tüm kamusal alanlarımızı halka açmaya; polis şiddeti ile yaşamsal taleplerimizi ifade etme hakkımızı bastırma ve kriminalize etme çabasına, halka ve evrensel hukuka karşı suç işlemeye son vermeye çağırıyoruz. Taksim Dayanışması olarak; Anayasa’nın 34 üncü maddesinde ifadesini bulan, evrensel ölçütler bağlamında da hakkımız olduğuna kuşku bulunmayan ifade özgürlüğümüzü kullanmak, daha bugün kaybettiğimiz ELİF ÇERMİK’in ölümüne neden olan biber gazının yasaklanması başta olmak üzere tüm taleplerimizi dillendirmek; kazanımlarımıza sahip çıkmak, polis şiddeti ile sonsuzluğa uğurladığımız arkadaşlarımızın anmak ve ailelerine kulak vermek, Soma’da artık en gizlenemez hali ile ortaya çıkan iş cinayetlerine artık yeter demek ve açıklamamızı yapmak üzere 31 Mayıs saat 19.00’da Taksimdeyiz.”
30 Mayıs 2014
‘‘Mehmet İstif Neden Öldü?’ başlıklı yazıya ulaşmak için tıklayınız.
30 Mayıs 2014
22 Aralık 2013’te Kadıköy’de düzenlenen İstanbul Kent Mitingi’ne katılan Elif Çermik, polisin yoğun gaz kullandığı müdahalesi sonucunda kalp krizi geçirmişti. 159 gün boyunca yaşam mücadelesi veren Elif Çermik’in kalbi daha fazla dayanamadı ve 30 Mayıs 2014 günü durdu. Taksim Dayanışması üyeleri, 31 Mayıs 2014 cumartesi günü Nurtepe Cemevi’nden Elif Çermik’i uğurladı.
6 Haziran 2014
“31 Mayıs’ta Meydandayız” çağrısıyla Gezi Direnişi’nin yıldönümünde basın açıklaması gerçekleştirmek isteyen yurttaşlara kolluk güçleri tarafından sert bir şekilde saldırılmıştır. Yine çok sayıda insanı gaza boğan ve yaralayan polis şiddetine ilişkin Taksim Dayanışması, 6 Haziran günü bir basın açıklaması yaparak ‘taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz’ dedi.
9 Haziran 2014
Gezi direnişi sonrasında ülkeye yayılan yeni muhalefeti sindirmek amacıyla AKP hükümetinin müdahaleleri ile Taksim Dayanışması sekreteryası ve bileşenlerinin de içinde bulunduğu 26 kişiye açılan davanın, 12 Haziran 2014 günü İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülecek ilk duruşması öncesinde Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından bir basın açıklaması yapıldı.
‘Taksim Dayanışması Yargılanamaz’ başlığıyla yayınlanan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Birçok ülkenin meslek ve emek örgütleri, ulusal ve uluslararası basın kuruluşları, insan hakları izleme merkezleri ve örgütleri tarafından takip edilen ve bizzat hazır bulunacaklarını beyan ettikleri dava sürecinde tüm dostlarımızın yanımızda bulunması bizlere güç verecektir. 12 Haziran 2014 günü saat 09.30’da İstanbul Adliyesi’ndeyiz.”
10 Haziran 2014
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, 12 Haziran’da görülecek dava öncesinde bir basın açıklaması daha yayımlayarak, ‘Evet, bir kez daha yineliyoruz. ‘Örgütü’ biz kurduk. Taksim Dayanışması’nın sekreteryasını yürüten meslek odalarından biri olarak bu sorumluluğu üstlenmekten onur duyuyoruz. Evet, Taksim Meydanı’nda ve Gezi Parkı’nda hukuk dışı uygulamalara ‘dur’ demek amacıyla basın toplantısı çağrılarını biz yaptık. Hukukun üstünlüğü sağlanıncaya kadar da bu çağrıları yapmaya devam edeceğiz’ dedi. Basın açıklamasının tam metni için lütfen tıklayınız…
12 Haziran 2014
Taksim Dayanışması’ndan 26 kişinin yargılandığı ve iktidarın suç örgütü yaratma çabasıyla yürütülen dava, 12 Haziran’da Çağlayan Adliyesi’nde gerçekleştirildi. Adliye önünde yapılan basın açıklamasının ardından duruşma salonuna geçen Taksim Dayanışması üyeleri savunmalarını isyanın haklı talepleri, meşruluğu ve haklılığı üzerine kurdu. Yaklaşık 13 saat süren duruşma, eksikliklerin tamamlanması gerekçesiyle 21 Ekim’e ertelendi.
6 Temmuz 2014
Ankara’da Gezi eylemleri sırasında Polis Ahmet Şahbaz’ın silahından çıkan kurşun ile öldürülen Ethem Sarısülük’ün 7 Temmuz 2014 Pazartesi günü saat 09.00’da Ankara Adliyesi’nde görülecek olan davası için Taksim Dayanışması, “Ethem için Ankara’dayız, Katillerin Peşindeyiz” sloganıyla çağrı yaptı.
16 Temmuz 2014
Taksim Dayanışması, Gezi Direnişi sırasında ve sonrasında yaşanan hak ihlallerini, tüm illerden gelen veriler ışığında raporlaştırdı ve bunu kamuoyuyla paylaşmak için gerçekleştireceği basın açıklamasına çağrı yaptı.
20 Ekim 2014
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, Taksim Dayanışması’nın 21 Ekim 2014 günü İstanbul Adliyesi’nde görülecek ikinci duruşması için kısa bir açıklama yayınladı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘yasadışı örgüt üyeliği, örgüt propagandası ve yasadışı gösteriye katılmak’ savıyla açılan davanın ikinci duruşması için tüm üyelerini ve duyarlı basını dayanışmaya çağıran açıklamada, ‘Hırsızlar ve katiller dururuken Taksim Dayanışması yargılanamaz’ denildi.
21 Ekim 2014
Gezi Parkı direnişi nedeniyle aralarında Mimarlar Odası üye ve yöneticilerinin de yer aldığı Taksim Dayanışması’ndan 26 kişi hakkında açılan davaya 33. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme, sanıklara yönelik suçlamaların anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle AYM’ye gidilmesine ilişkin talebin ciddi bulunmadığını belirtti. Duruşma 20 Ocak 2015’e ertelendi.
Duruşma öncesinde Çağlayan Adliyesi’nin önünde açıklama yapan Taksim Dayanışması, “Hırsızlar, katiller dururken Taksim Dayanışması yargılanamaz” yazılı pankart açtı.
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda görülen duruşmaya, izleyiciye açık olmasına rağmen sanıklar ve avukatları dışında kimse alınmadı. Yurtdışından duruşmaya Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) adına gözlemci olarak gelenler de kapıda kaldı. İlk duruşmada bir kısmı alınan savunmaların geri kalanları dinlendi.
19 Kasım 2014
Taksim Dayanışması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2015-2019 yılını kapsayan stratejik planında ve 2015 yılı bütçesinde “Taksim Meydanı Kentsel Tasarım ve Taksim Kışlası Restitüsyon Projesi’nin” yer alması üzerine bir basın açıklaması yaptı.
21 Kasım 2014
Taksim Dayanışması,Gezi Direnişi sırasında yitirilenlerin süregelen davaları ve Taksim Meydanı/Gezi Parkı hakkındaki son gelişmeleri değerlendirmek için 24 Kasım 2014 Pazartesi günü saat 11.00’da Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda basın toplantısı yapacağını duyurdu.
24 Kasım 2014
Taksim Dayanışması, hazırladığı ‘Hak İhlalleri Kasım 2014’ raporunda, Gezi Parkı Direnişi sırasında hayatını kaybeden, yaralanan ve eylemlere katıldıkları gerekçesiyle tutuklananların davalarını derledi ve bunu düzenlediği basın toplantısında kamuoyuyla paylaştı.
Taksim Dayanışması, Gezi Parkı direnişi sırasında hayatlarını kaybeden ya da yaralanan kişilerin davalarının hukuki süreçlerinde yaşanan adaletsizliğe ve cezasızlığa tepki göstererek ‘takipteyiz, adalet talep ediyoruz’ dedi.
Basın açıklamasını izlemek için tıklayınız…
16 Ocak 2015
Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın Kayseri’de görülecek davası öncesinde Taksim Dayanışması, ‘Ölenlerin ‘Suçlu’, Katillerin ‘Meşru’ Görüldüğü Bir Ülkede Yaşamak İstemiyoruz’ başlıklı bir çağrı yayınladı.
19 Ocak 2015
Taksim Dayanışması’nın İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde 20 Ocak 2015 Salı günü gerçekleştirilecek 3. duruşması öncesinde Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi bir açıklama yayımlayarak dayanışmaya çağırdı.
20 Ocak 2015
Taksim Dayanışması üyelerinin Gezi direnişinde örgüt kurmak ve izinsiz gösteri yapmaktan yargılandığı davanın üçüncü duruşması bugün Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’nda görüldü. İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Mücella Yapıcı ve Ali Çerkezoğlu’nun da aralarında bulunduğu 14 kişi katıldı. Duruşma dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşma 14 Nisan 2015 tarihine ertelendi.
14 Nisan 2015
Gezi Parkı’nın İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu tarafından açıldığı 8 Temmuz 2013’te meydana gelen olaylarda gözaltına alınan Mimarlar Odası ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı ve İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu’nun da aralarında bulunduğu 26 kişinin yargılandığı davanın 6. duruşması 14 Nisan Salı günü görüldü.
Bilirkişi raporunun ibraz edilmesinin beklenilmesine karar veren mahkeme duruşmayı 29 Nisan saat 9.30’a erteledi.
29 Mart 2017
Taksim Dayanışması’ndan Berkin Elvan İçin Basın Açıklaması
“Her gün bir başka gencin ölüm haberini alıyor olmamız bizlerin o kanlı dünyayı kabullenmemize yol açmayacak. Ölüme karşı yaşamı savunmaya inatla ve ısrarla devam edeceğiz. Berkin’in o kısacık ömründen bizlere yansıttığı gelecek umuduna sadık kalacak, yeni Berkin’ler öldürülmesin diye katillerinin yargılanması ve hak ettikleri cezalara çarptırılması talebindeki ısrarımızı sürdüreceğiz.”
25 Mayıs 2017
Gezi 4 Yaşında! Hayır Bitmedi, Mücadeleye devam diyoruz!
“…4 yıl önce bir parkta birlikteliğimizden yarattığımız gücümüzle tekrarlıyoruz; Başta Taksim Meydanı ve Gezi Parkı olmak üzere yaşam alanlarımızın, ormanlarımızın, parklarımızın, meydanlarımızın, kentlerimizin, insan hakları anıtımızın dahi abluka altına alınmasını ve yok edilmesini, ülkemizin bir cezaevine dönüştürülmesini hiçbir zaman kabul etmiyoruz, kabul etmeyeceğiz.”
31 Mayıs 2017
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulundan Açıklama: Gezi Parkı’nda Ağaçlar Kuru(tulu)yor mu?
“…Unutulmamalıdır ki; Gezi Parkı’nın 2013 yılında iş makinalarıyla yok edilmek istenmesine karşı ortaya çıkan tepki, tüm Türkiye’ye yayılan bir isyan dalgasına dönüşmüş ve bunun sonucunda parkın yıkımı durdurulmuştur. Bugün ise Gezi Parkı, yetkililer tarafından bilerek ve isteyerek bakımsız bırakılarak yok edilmeye çalışılmaktadır. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu olarak, Gezi Parkı’nda yer alan ağaçların göz göre göre kurutulup yok edilmesine seyirci kalmayacağımızı, parkın bakımı ve korumasının yapılması için gerekli bütün adımların atılması noktasında üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”
28 Haziran 2017
Atatürk Kültür Merkezi 9 yıldır kapalı!
“Yargı kararlarına rağmen yıllardır çürümeye terk edilen AKM’nin tümüyle yıktırılarak yerini alacak yeni yapı için proje hazırlatılması anayasal suçtur.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 9 yıldır sanata ve sanatçıya kapalı bulunan Atatürk Kültür Merkezi (AKM) için bir yıl aradan sonra yine “Projesi bitti, yıkıp yeniden çok güzel bir eseri İstanbul’a kazandıracağız” dedi.
İleride “kandırıldık” dememeleri için bir kez daha anımsatıyor ve yetkilileri göreve davet ediyoruz.”
7 Ağustos 2017
“Cumhuriyetin simgesel değerlerinden ve bir kültür varlığı olan AKM (Atatürk Kültür Merkezi), koruma, restorasyon ve yargı kararlarına karşın yıkım tehdidi altında. Toplumsal duyarlılıklarla birlikte bütün koruma ve hukuk normları yok sayılarak anıtsal yapının yıkımı ısrarla ve yeniden gündeme getirilmektedir. Üstelik bu tehdit, kamu adına bu çok değerli sanat fabrikasını korumakla görevli Cumhurbaşkanlığı adına yapılmaktadır…”
3 Kasım 2017
Bir Kez Daha Uyarıyoruz: AKM’Yİ YIKMAK SUÇTUR!
Kültür-Sanat Sen (Kültür ve Sanat Emekçileri Sendikası), TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, Yazarlar Sendikası, TOBAV (Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı), TOMEB (Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği), SİNE-SEN (Sinema Emekçileri Sendikası), Özerk Sanat Konseyi, Sanatçılar Girişimi, UPSD (Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği), İstanbul Kültür Forumu
“Bu konuda yıllardır bıkmadan usanmadan kamu idareleri nezdinde yaptığımız uyarılar ve suç duyuruları işleme konmayarak hukuk ve yargı kararları yok sayılmış, AKM bilerek ve isteyerek yıkıma terk edilmiştir. Yine ve yeniden uyarıyoruz: Yıllardır dünyanın gözü önünde tarihe, kültüre, sanata, topluma ve hukuka karşı taammüden suç işlenmektedir! Derhal onaylı restorasyon projesi uygulamaya sokularak bu kültür ve tarih yıkımına son verilmeli, Atatürk Kültür Merkezi özgün yapısı, kullanımı ve çevresiyle toplumun hizmetine sunulmalıdır.”
7 Kasım 2017
AKM’yi Yıkıma Terk Etmek de Yıkmak da Suçtur!
“Mimarlar Odası olarak, AKM’yi koruyan bir restorasyonun tamamlanarak toplumumuzun yeniden kültür ve sanatla buluşması amacıyla, koruma hukukuna aykırı bir biçimde ve oldubitti anlayışıyla gerçekleştirilmek istenen işlemlerin durdurulması için hukuki girişimlerde bulunacağımızı önemle vurguluyoruz.
Yine ve yeniden uyarıyoruz:
Yıllardır dünyanın gözü önünde tarihe, kültüre, sanata, topluma ve hukuka karşı taammüden suç işlenmektedir!
Derhal onaylı restorasyon projesi uygulamaya sokularak bu kültür ve tarih yıkımına son verilmeli, Atatürk Kültür Merkezi özgün yapısı, kullanımı ve çevresiyle toplumun hizmetine sunulmalıdır.”
13 Şubat 2018
“AKM Cumhuriyet Mirasıdır, Yıkılmamalı; Kültür Sanat Hayatımıza Kazandırılmalıdır”
“…Modern Türkiye Mimarlığının en önemli simge yapılarından biri olan AKM’nin kamuoyundan gizlenerek yıkımına başlandığı öğrenmiş bulunuyoruz.
Mayıs 2008’den itibaren tüm sanat etkinlikleri Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından durdurularak yıkıma terk edilen AKM’nin; aslına uygun restorasyonu için yıllardır kamu idareleri nezdinde yaptığımız uyarılar ve suç duyuruları işleme konmamış, hukuk ve yargı kararları yok sayılmıştır.
Yıkımının önünde engel olarak görünen ‘1. Grup Anıtsal Yapı’ tescilinin iptal kararı, Odamızca yargıya taşınmış ve henüz sonuçlanmamış iken fiili durum yaratmayı hedefleyen bu yıkımı şiddetle kınıyoruz.”
29 Nisan 2018
Maltepe Dolgu Alanı Miting Alanı Değil, Bir Kent Suçudur
“Bugün Taksim Meydanı’nın yayalaştırılması, Gezi Parkı’na Topçu Kışlası’nın yeniden inşa edilme hamlesi, Atatürk Kültür Merkezi’nin yıkımı ve Taksim Camii gibi projelerle Taksim Meydanı toplumsal hafızamızdan silinmeye çalışılmaktadır.
Oysa 1 Mayıs alanı, tüm tarihsel belleğiyle Taksim Meydanı’dır!
Bu yıl gerçekleştirilecek 1 Mayıs mitingi için iktidar tarafından dayatılan ve içerisinde Taksim Meydanı dahil olmak üzere İstanbul’un en önemli meydanlarının bulunmadığı 9 alternatif arasından, Odalarımızın verdiği mücadele yok sayılarak tercih edilen Maltepe Dolgu Alanı’na demokratik kitle örgütlerince çağrı yapılmaktadır. Bu alanın tercihi, geçmişte yürütülen tüm mücadeleler, toplumsal hafızamız ve ortak geleceğimiz için büyütmeye çalıştığımız dayanışma düşünüldüğünde, bizler açısından kabul edilemez niteliktedir.”
29 Mayıs 2018
“Gezi 5 Yaşında! Karanlık Gider, Gezi Kalır!”
“Tam 5 yıl önce bugünlerde Taksim Meydanı ve Gezi Parkı başta olmak üzere, yaşamımız ve yaşam alanlarımıza amansız bir şiddetle saldıranların karşısında; omuz omuza verdik… Dayanışma olduk… Umut olduk… Barış olduk…
Dayanışmamız ve verdiğimiz mücadele; etik, bilim, teknik ve hukuk tanımaz iktidarın Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nı yok etme konusundaki ısrarlı çabalarının, 27 Mayıs 2013 tarihinde amansız bir şiddete dönüşmesi ile birlikte 31 Mayıs 2013 tarihinden itibaren, ülkenin dört bir yanına yayılarak, dünya, toplum, kent ve demokrasi tarihinde izi silinemez,yepyeni ve evrensel bir boyut kazandı.”
3 Aralık 2018
Taksim Dayanışması: “Gezi Ülkemizin Toplumsal Tarihinin En Parlak ve Onurlu Sayfasıdır!”
“İktidarı desteklemek için kendi yarattıkları yalan dünyasında her türlü akıl dışı haberi, iftira ve karalamayı yapmaktan çekinmeyen; kendi uydurdukları yalanlara kendileri inanıp herkesin de inanmasını isteyen bir medyanın tarihi çarpıtma gayretiyle; tarafsızlığı çoktan tartışmalı hale gelmiş adalet aygıtının zorlamasıyla Gezi’yi suçla, terörle, darbeyle anılan bir eyleme dönüştüremezsiniz.
Taksim Dayanışması olarak; 2012 yılının Şubat ayında ilk toplantımızı yaptığımız andaki taleplerimizin de, Gezi parkındaki ağaçların kesildiği, çadırlarımızın yakıldığı günlerdeki tepkimizin de, gencecik çocuklarımıza kıyan polis şiddetinden hesap soran tutumumuzun da, parklarda, meydanlarda, sokaklarda özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam talep eden milyonların taleplerinin de kararlılıkla arkasında durmaya devam edeceğiz.”
4 Mart 2019
Gezi Direnişini suçla, terörle, darbeyle anılan bir eyleme dönüştürmenize izin vermeyeceğiz!
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ile TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ortak bir yazılı basın açıklaması yayımlayarak görüşlerini kamuoyu ve basınla paylaştı:
“Gezi Direnişi hakkında üzerinden yıllar geçtikten sonra akıl dışı bir iddianame hazırlandığını ve bu iddianame kapsamında aralarında yıllardır TMMOB çatısı altında üstlendikleri sorumluluklar gereği mesleklerimiz, kentlerimiz ve demokrasi adına emek veren arkadaşlarımız Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın da aralarında bulunduğu 16 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve bir dizi ek ceza istemiyle yeni bir iddianame hazırlandığını çeşitli basın organlarından öğrenmiş bulunuyoruz.
Gezi Direnişi konusunda yalanlar ve çarpıtmalarla, odağı saptırılarak kurgulandığı çok açık bir algı dayatmasıyla bir kez daha karşı karşıyayız. Bu sistemli karalama ve kirletme gayretleri ile Gezi’nin onurlu tarihi, yeniden ve yalanlarla yazılmak istenmekte, böylelikle haksızlığa, adaletsizliğe, keyfiliğe, dayatma ve baskılara karşı ortak geleceğimize umut olmaya çalışan ülkemizin tüm demokratik güçleri susturulmaya, baskılanmaya çalışılmaktadır.
Bu kötü niyetli kampanyayı tüm kirliliğine rağmen apaçık görüyor ve kesinlikle reddediyoruz.”
11 Mart 2019
Taksim Dayanışması: Gezi’yi Lekelemeye Yönelik Beyhude Çabalarınızı Reddediyoruz
“Ülkemizin toplum, kent ve demokrasi tarihinin en parlak ve onurlu sayfalarından biri olan ve anayasal bir zeminde, meşru olarak gerçekleştiği daha önce verilen yargı kararlarıyla tescil edilen Gezi Direnişi, hukuka ve gerçeğe aykırı bir iddianameyle karalanmaya, temel hak talepleri suç unsuru gibi gösterilmeye, barışçıl direnişin, tarihsel ve meşru gerçekliği çarpıtılmaya ve Gezi yeniden yargılanmaya çalışılmaktadır.”
31 Mayıs 2019
Taksim Dayanışması: Gezi Umuttur, Umut Bitmez…
Gezi Direnişi’nin 6. yıldönümünde Taksim Dayanışması tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi. Taksim Dayanışması bileşenlerinin, milletvekillerinin ve Gezi Direnişi’nde yaşamını yitirenlerin ailelerinin katıldığı anmada basın açıklaması, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Esin Köymen tarafından okundu.
“…Anayasal haklarını, demokratik ve barışçıl gösteri haklarını kullanan binlerce insanı yargılamak, yüzlercesine ceza vermek yetmemiş olacak ki, daha önce mahkeme kararı ile beraat etmiş olan Taksim Dayanışması’na bir kez daha ve bu defa müebbet hapis istemiyle dava açılmış durumda.
Öncesindeki onlarca dava da olduğu gibi olmayan suçlar yaratılıp olmayan delillerle cezalandırma hazırlığı yapılıyor. Taksim Dayanışmasını, daha doğrusu bu ülkenin özgürlük umudu Gezi’yi suç kapsamına sokup, bundan sonra hiç kimsenin muhalefet etmeye cüret edememesi murat ediliyor.
Oysa herkesin, hepimizin çok iyi bildiği gibi, Gezi Umuttur, Umut Bitmez!”
11 Şubat 2020
Taksim Dayanışması: “Gezi bu toprakların eşitlik, özgürlük ve adalet umududur”
“Ülkemizin toplum, kent ve demokrasi tarihinin en parlak ve onurlu sayfalarından biri olan ve anayasal, demokratik bir hak kullanımı olan Gezi Direnişi suçlulaştırılmaya çalışılmaktadır. Bu ülkede kurgu davalarla defalarca karşılaştık. Herkes gerçeği biliyordu, yargı ise kararlarıyla şaşırtıyordu. Aklımız, mantığımız, izanımız defalarca sınandı. Zamanında bu davaları haklı bulanlar, yıllar sonra çıkıp “kandırıldık” dediler. Üstelik bunu, bir mensubu olmadıkları yargı adına söylediler. Bu kandırılma, uydurulmuş delillerle, tanıklarla ve kurguyla sanık sandalyesine oturtulanların yaşam haklarının ihlaline sebep oldu. Şimdi aynı senaryoyu yeniden yaşıyoruz. Akıl sağlığı yerinde olmayan bir tanığın, nereden geldiği belli olmayan ve tehdit de sayılamayacak olan bir adet gaz maskesinin, bir masanın, iki sandalyenin etrafında dönen yüzlerce sayfalık bir iddianameyle Gezi yargılanıyor. İddianamede geçen isimler nezdinde, demokratik haklarını kullanmak için sokağa çıkan milyonlarca insan yargılanıyor.”
19 Şubat 2020
Mimarlar Odası’ndan Basın Açıklaması: Karanlık Gider, Gezi Kalır
“…Bu süreçte açılan davada beraat etmelerine rağmen; Gezi direnişinden dört yıl sonra Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı’nın, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Avukatı Şerafettin Can Atalay’ın ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman’ın da aralarında olduğu 16 kişiye “ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası” talabiyle yeni bir dava açılmıştır…”
28 Ekim 2020
Taksim Meydanı Yarışma Sürecine ve Sonrasına İlişkin Zorunlu Açıklama
“Taksim Cumhuriyet Meydanı bir park değil; emek, mücadele ve demokrasi meydanıdır. Yapılan jüri değerlendirmeleri ve halk oylaması sonucunda elde edilecek herhangi bir projenin ve özellikle projenin uygulama sürecinin, Meydan’ın kimliğine ve hafızasına zarar verme riski, olası bir sorun olarak karşımızdadır. Hepimizin meydanı olan Taksim’in aceleye getirilemeyecek kadar değerli ve önemli bir meydan olduğu unutulmamalıdır.”
6 Nisan 2021
Gezi Parkı’nın Vakıflara Devri ile İlgili Kamuoyuna Zorunlu Açıklama!
Sadece bizim toplumumuzun değil, dünyanın ortak değerleri olan kültür ve doğa varlıklarımız üzerinde yıllardır bilinçli bir ısrarla sürdürülen talan oyununun farkındayız! Başta Gezi Parkı olmak üzere toplumumuzun yaşamsal önemi olan tüm doğal ve kültürel varlıklarını korumak ve kollamak yolunda anayasal görevlerimizden asla vazgeçmeyeceğiz! Hangi hileli oyuna başvurursanız vurun;
Gezi Parkı parktır ve park olarak kalacaktır.
1 Mayıs 2021
Mimarlar Odası Gezi Parkı’nın mülkiyet devrine karşı dava açtı
“TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Gezi Parkı’nın mülkiyetinin “Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri” adlı vakfa geçirilmesinin iptali istemiyle dava açtı.
İstanbul 14. İdare Mahkemesi’ne sunulan dava dilekçesinde Gezi Parkı’nın müşterek kamusal bir açık alan haline gelmesiyle ilgili tarihsel bilgiler verildi. Parkın tarihsel gelişimi gözardı edilerek bir mazbut vakfa devredilmesinin şehircilik ilkelerine ve hukuka aykırı olduğunun kaydedildiği dilekçede, devir işleminin başta Cumhuriyet dönemi olmak üzere tüm Anayasal demokrasinin üstüne konumlandırma çabası olarak nitelendirildi.”
5 Mayıs 2021
“Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesine İlişkin imar planlarının iptali istemiyle açılan davada dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bilirkişi heyetinden üç akademisyene tarafsız olmadıkları iddiasıyla yaptıkları itiraz sonuçlandı. Davaya bakan İstanbul 1’inci İdare Mahkemesi, üç akademisyenin Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası ve Peyzaj Mimarları Odası’nın düzenlediği bilimsel içerikli etkinliklere katılmasının ret gerekçesi olmadığını belirterek itirazı reddetti.”
10 Mayıs 2021
Taksim Dayanışması Basın Açıklaması: GEZİ UMUTTUR, UMUT YARGILANAMAZ!
“Ülkemizin toplum, kent ve demokrasi tarihinin en parlak ve onurlu sayfalarından biri olan Gezi Direnişi, hukuka ve gerçeğe aykırı iddialarla, bir kez daha yargılanmak isteniyor.
Daha önce iki kez verilen yargı kararlarıyla Anayasal bir zeminde meşru olarak gerçekleştiği tescil edilen Gezi Direnişi, mesnetsiz ithamlarla üçüncü kez karalanmak isteniyor.
Toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilmek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılmak isteniyor.
Taksim Dayanışması olarak daha önce de son derece açık ve net bir şekilde ifade ettiğimizi bugün bir kez daha yineliyoruz:
Gezi’yi lekelemeye yönelik beyhude çabalarınızı reddediyoruz!”
17 Ocak 2022
Üçüncü kez açılan Gezi Davası’nda 17 Ocak 2022 Pazartesi günü saat 10.00’da görülecek duruşma için Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla Çağlayan Adliyesi önünde bir araya gelinerek basın açıklaması yapıldı.
15 Mart 2022
Hiçbir hukuk devletinde örneği olmayan üçüncü defa “aynı suçtan” yargılama biçimiyle karşı karşıyayız. Bu topraklarda tüm baskılara rağmen yeşeren Gezi Direnişi’nden suç çıkarmaya çalışan siyasetin biçimlendirdiği yargı organları suç işlemeye zorlanmaktadır.
Diyebiliriz ki; Gezi’yi cezalandırma, karalama ve topluma gözdağı verme çabası boşuna bir gayrettir. Davaları birleştirip ayırmak, sonra tekrar karıştırmak nafiledir ve halk nezdinde yok hükmündedir. Ülke genelinde açılan yüzlerce Gezi Davası’nın beraatla bitmesi buna en güzel örnektir.
Ancak, son duruşmada Gezi Davası’nda hızlıca karara gidebilmek amacı ile birleştirilen / ayrıştırılan davalar sonucunda sanıklar hakkında müebbet, ağır hapse varan ceza talep eden mütalaa duruşma beklenmeksizin müdafilere tebliğ edildi.
Gezi bizdik, hepimizdik. Gezi bu ülkenin onurlu yüzüdür, duruşudur.
“Gezi’ den on kere de yargılasanız, yüz kere de birleştirip ayırsanız suç çıkaramazsınız” demek için
21 Mart Pazartesi günü saat 9.30’da Çağlayan Adliyesi’nde arkadaşlarımızla dayanışma içerisinde olacağız.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu
17 Mart 2022
“Gezi Direnişi Anayasal bir zeminde gerçekleştiği yargı kararlarıyla iki kez tescil edilmesine rağmen, hukuka ve gerçeğe aykırı, tümüyle mesnetsiz iddialarla, üçüncü kez yargılanmak isteniyor. Toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilmek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılmak, karalanmak isteniyor.
Niyetinizi ve korkularınızı biliyor, bu beyhude çabalarınızı reddediyoruz! Çünkü Gezi’yi yaşadık, biliyoruz!”
12 Nisan 2022
Hiçbir hukuk devletinde örneği olmayan üçüncü defa “aynı suçtan” yargılama biçimiyle karşı karşıyayız. Bu topraklarda tüm baskılara rağmen yeşeren Gezi Direnişi’nden suç çıkarmaya çalışan siyasetin biçimlendirdiği yargı organları suç işlemeye zorlanmaktadır.
Diyebiliriz ki; Gezi’yi cezalandırma, karalama ve topluma gözdağı verme çabası boşuna bir gayrettir. Davaları birleştirip ayırmak, sonra tekrar karıştırmak nafiledir ve halk nezdinde yok hükmündedir. Ülke genelinde açılan yüzlerce Gezi Davası’nın beraatla bitmesi buna en güzel örnektir.
Ancak, son duruşmada Gezi Davası’nda hızlıca karara gidebilmek amacı ile birleştirilen / ayrıştırılan davalar sonucunda sanıklar hakkında müebbet, ağır hapse varan ceza talep eden mütalaa duruşma beklenmeksizin müdafilere tebliğ edildi.
Gezi bizdik, hepimizdik. Gezi bu ülkenin onurlu yüzüdür, duruşudur.
“Gezi’ den on kere de yargılasanız, yüz kere de birleştirip ayırsanız suç çıkaramazsınız” demek için
22 Nisan Cuma günü saat 9.30’da Çağlayan Adliyesi’nde arkadaşlarımızla dayanışma içerisinde olacağız.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu
21 Nisan 2022
Müebbet hapis cezasının ne demek olduğunu biliyor musunuz?
Ya da hiçbir somut delil, gerekçeli iddia, inandırıcı suçlama olmadan 5 yılı cezaevinde geçirmenin nasıl bir his olduğunu?
Tahliye kararı ile aynı gün bir başka akıldışı suçlama ile tutukluluğun devam etmesinin insanı nasıl etkilediğini?
Aynı suçlama ile açılan iki davadan beraat eden meslek odası yöneticileri ve avukatlarının yine aynı suçlama ile Gezi Parkına ve yaşamın bütün renklerine sahip çıkmış olmalarına bu kez el yükseltircesine “ağırlaştırılmış müebbet hapis” cezası talep etmenin ne demek olduğunun farkında mısınız?
25 Nisan 2022
Bugün görülen Gezi Davası’nın karar duruşmasında, Mimarlar Odası ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Yüksek Mimar Mücella Yapıcı, Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay ve Şehir Plancıları Odası’ndan Tayfun Kahraman’ın da aralarında bulunduğu 7 kişi, hukuksuz bir yargılamayla 18 yıl hapis cezası verilerek tutuklandı. Ülkemizin 80 kentinde Gezi’ye katılarak anayasal haklarını kullanan, demokrasiye güç vermiş milyonlarca yurttaşımız, bu kararla tutuklanmak istenmektedir.
Gezi; haksızlığa, adaletsizliğe, keyfiliğe, dayatmaya, baskıya karşı direnmenin adıdır. Bir parktan tüm ülkeye ve dünyaya yayılan kente, doğaya, yaşama sahip çıkanların umududur. Bir kez daha söylüyoruz, Gezi milyonlarca insanın, onurudur; yargılanamaz, tutuklanamaz!
Hiçbir delile dayanmadan yeniden açılan bu dava ve verilen tutuklama kararı hukuksuzdur. Yaşanabilir çevre, kent, doğa için verdiğimiz mücadelede tutuklanan arkadaşlarımızın yanındayız. Onurlu mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.
Arkadaşlarımız yalnız değildir.
26 Nisan 2022
Saray Yargısı Bir Kez Daha Hukuku Katletti!
Gezi davasının karar duruşmasında TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Yüksek Mimar Mücella Yapıcı, Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi önceki başkanı Tayfun Kahraman hakkında 18’er yıl hapis cezası verilerek arkadaşlarımız tutuklandı. Kendisini hukukla bağlı görmeyen iki saray memuru tarafından verilen bu kararı asla kabul etmiyoruz.
Arkadaşlarımız Gezi Parkında imar planlarına ve yargı kararlarına aykırı olarak başlatılan inşaat çalışmalarına meslek odalarının temsilcileri ve vekili olarak karşı çıkmışlardır. Anayasal haklarını kullanarak iktidarı yargı kararlarına, anayasaya ve yasalara uygun davranmaya davet ettikleri için hukuka aykırı delillerle, kurmaca iddianamelerle ve yargılama yapılmayan davalarla bu insanları mahkûm edemezsiniz.
Dava dosyası içeriğinde dinleme kayıtlarından başka delil bulunmadığı, yasak delil mahiyetinde bulunan kayıtların hükme esas alınamayacağı ve başkaca hiçbir somut kanıtın bulunmadığı karşı oy gerekçesinde belirtildiği gibi, ceza kararı haksız olduğu kadar hukuk devleti ilkesine ve yargı bağımsızlığına da ağır bir darbedir. Halkın vicdanında da hukuk dünyasında da hükümsüzdür.
Gezi’nin yarattığı umudu, Saray’dan talimatlı ve hukuksuz yargı kararları ile yok edemeyeceksiniz. Gezi’nin bütün değerlerini ve arkadaşlarımızı savunmaya devam edeceğiz.
Bizler inanıyoruz ki; bu ülkeye bir gün demokrasi gelecekse, gücünü Gezi’nin “eşitlikçi, özgürlükçü ve barışçıl” birlikteliğinden alacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle arkadaşlarımız serbest bırakılıncaya kadar “Adalet Nöbeti”nde olacağımızı değerli kamuoyuna duyuruyoruz.
TMMOB MİMARLAR ODASI
26 Nisan 2022
Odalardan Ortak Açıklama: Unutulmaz Gezi’yi Selamlıyoruz
Gezi Davası’nda, aralarında TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi’nin eski başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odası Hukuk Müşaviri Can Atalay’ın da bulunduğu arkadaşlarımız hakkında verilen mahkumiyet kararına ilişkin TMMOB’ye bağlı Odalar tarafından ortak basın açıklaması yapıldı.
Gezi’yi savunuyoruz, milyonları savunuyoruz, o milyonların içinde ve her tarafındayız.
Gezi direnişi ve mahkum edilen arkadaşlarımız, halkımızın ve tarihimizin yüz akıdır. Onlar milyonları, demokrasiyi, hukuku, yasal hak kullanımını örnek ve onurlu bir şekilde savundular.
Onlar, kendileri gibi, kamu/toplum yararının ayaklar altına alınmasına karşı, kamusal/toplumsal mekanların rant talanına karşı korunması mücadelesi veren milyonlarca insanın aklında ve kalbinde olacaklar. Asılsız suçlamaları uydurup kurgulayanlar, hukuk dışılığa yargı mekanizmalarının içinden dahil olanlar ise, tarihteki sayısız örnekte görüldüğü üzere, ne şimdi ne de gelecekte hiç iyi bir şekilde anılmayacaklar. İktidarın kabusu olan Gezi direnişi üzerinden toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik olan bu siyasi kararı kınıyoruz.
Arkadaşlarımızla her zaman tam bir dayanışma içinde olacağız. Doğru bildiklerimizi söylemeye, halkımızdan, ülkemizden yana kamu/toplum yararını savunma mücadelemize devam edeceğiz.
26 Nisan 2022
Mimarlık Vakfı Basın Açıklaması: Gezi Onurumuzdur
Hukuka ve Anayasa’ya aykırı olarak oluşturulmuş Mahkeme Heyeti’ni ve verdiği bu kararı kabul etmiyoruz. Daha önce aynı konuda görülen iki davada beraat etmiş ve beraat kararları onanmış, hiçbir delile dayanmadan yeniden açılan hukuka aykırı bu davayı kınıyor ve reddediyoruz. Arkadaşlarımıza verilen ceza ve yargılama süreci tamamlanmadan uygulanan
tutuklama kararı hukuksuzdur.
26 Nisan 2022
Taksim Dayanışması basın açıklaması:
“DURUMUMUZ BUDUR ARTIK!”
Hukuka güvenin iyice azaldığı, mahkemelerden adalet çıkacağına dair inancın zayıfladığı ülkemiz; Gezi davasında açıklanan kararlar sonrasında dün itibariyle; ranta karşı çıkıp, doğanın talanına itiraz edenlerin, hayatımıza müdahale etme diyen milyonların sesine ses olanların, GEZİ Parkı park olarak kalsın diye çabalayan mimar, şehir plancı ve avukatların “Ağırlaştırılmış müebbet ve ağır hapis” ile cezalandırıldığı bir ülke haline geldik.
29 Nisan 2022
TMMOB Danışma Kurulu 14 Mayıs’ta “Gezi Davası” Gündemiyle Toplanıyor
TMMOB Danışma Kurulu 14 Mayıs 2022 tarihinde Ankara’da TMMOB Makina Mühendisleri Odası Eğitim ve Kültür Merkezi’nde “TMMOB çalışmaları ve Gezi Davasında verilen cezalar” gündemi ile bir araya gelecek.
30 Nisan 2022
TMMOB İstanbul İKK Kadın Komisyonu’nun çağrısıyla kadın örgütleri Bakırköy Kadın Cezaevi önünde bir araya geldi
“Gezi biziz, hepimiziz. Yol arkadaşlarımızı bu hukuksuzluğa karşı yalnız bırakmayacağız.Sloganlarımızla, halaylarımızla, bizi kapatmak istedikleri karanlığa inat rengarenk coşkumuzla Mücella, Mine ve Çiğdem için geliyoruz” diyerek Bakırköy Kadın Cezaevi önünde bir araya gelen yüzlerce kadın, tüm tutuklulara selam gönderdi.
Gezi Davası’nda, aralarında A. Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın da bulunduğu arkadaşlarımıza verilen hapis cezaları TMMOB, Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası’nın çağrısıyla 30 Nisan 2022 tarihinde Can Atalay, Tayfun Kahraman, Hakan Altınay ve Osman Kavala’nın tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.
“Gezi”ye dair ICOMOS Türkiye Milli Komitesi görüşü:
2013 yılında Gezi Parkı’nda başlayarak ülke geneline yayılan Gezi Direnişinin çıkış noktası esasen, İstanbul’un anıtsal-eksenel park planlama yaklaşımına sahip tek kamusal yeşil alanı olmasının yanı sıra, tarihsel mimari nitelikleriyle korunması gerekli en önemli değerlerinden biri olan Taksim Gezi Parkı’nın ortadan kaldırılıp, yerine koruma-restorasyon disiplininin ilkelerine aykırı olarak, yanıltıcı bir tarih imgesi yaratacak biçimde Eski Topçu Kışlası’nın yeniden inşası girişimine karşı durmaktır.
ICOMOS Türkiye Milli Komitesi, doğrudan kendi ilgi alanına giren ve uluslararası yükümlülüklerinden birini teşkil eden konu hakkında 1 Mart 2013’te yayınladığı bildiriyle bu yaklaşımın sakıncalarını açıklamış, çalışma alanının etik ve teknik ilkelerine aykırı bu gelişmeye karşı durduğunu kamuoyuna açıklamıştır. 31 Mayıs 2013’te ise Park alanında gerçekleşen, insanların beden ve ruh sağlığını bozan ve yaşamlarını tehdit eden uygulamalar şiddetle kınanarak, kamuoyu önünde yetkililer hukuki süreçlere ve uluslararası koruma, kent planlama ve kent yönetimi ilkelerine uygun davranmaya davet edilmiştir.
Hukuki süreçleri, koruma, kent planlama ve yönetimi ilkelerini göz ardı eden dayatmacı tavır karşısında tepkilerini dile getirmek için Gezi Parkı’nda toplanan yurttaşlar çoğalarak toplumsal bir dayanışma hareketinde birleşmişlerdir.
Taksim Gezi Parkı’nı korumak için başlayan ve tüm ülkeye yayılan bu toplumsal sahipleniş, “Gezi Ruhu” olarak toplumsal bellekte yer etmiş bu dayanışma hareketinin kendisi de elle tutulamayan bir kültürel miras değeri kazanmıştır. Bu değere sahip çıkılmalı ve sürdürülmelidir.
Çağdaş toplumlarda her bir birey kamusal nitelikteki doğal ve kültürel varlıklardan yararlanmanın yanı sıra bunları koruma hakkına ve sorumluluğuna sahiptir. Kent ve kültürel miras üzerindeki demokratik haklarından yola çıkarak kültürel değerlere ve kamusal alana sahip çıkmak için harekete geçenlerin bu nedenle suçlanmaları ve yargılanmaları kabul edilemez.
Kamu yararı adına doğa, çevre, kültürel miras ve kent hakkının korunmasını savunanların dayanaksız suçlamalarla cezalandırılarak en temel haklarından mahrum bırakılmalarını kınadığımızı ve onlarla aynı değerleri savunarak Gezi’yi maddi ve manevi bütün değerleriyle korumaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.
9 Mayıs 2022
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, Taksim Dayanışması’na Ayşenur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü’nü verdi. Ödülü Taksim Dayanışması adına TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Erkan aldı.
9 Mayıs 2022
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu II. Bölge Temsilciliği “adalet nöbeti söyleşileri” başlattı. Söyleşiler, 9 Mayıs 2022-17 Mayıs 2022 tarihleri arasında Anadolu II Temsilcilik Binası’nda gerçekleştirilecek.
9 Mayıs 2022
Kıbrıs Türk Mühendis Odaları Birliği: Gezi Mücadelesinde Yanınızdayız
Bizler de, KKTC’de kamusal alanlar ve yapılarla ilgili benzer koşullar ve yasa tanımaz, hukuksuz yönetim zihniyeti ile karşı karşıyayız. Kamusal alanlar ve yapılar, yerel yetişmiş insan kaynaklarından yoksun, adil olmayan bir biçimde planlanmakta ve toplum değerleri hiçe sayılmaktadır.
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği olarak, Türkiye’deki Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı Mimarlar Odası ve Şehir Plancılar Odası meslektaşlarımızın mesleklerini yerine getirme çabası içinde mücadele ortaya koyarken tutuklanmaları kabul edilemez.
9 Mayıs 2022
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde sürdürülen adalet nöbetinin 14. gününde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ile Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi adına ortak basın açıklaması yapıldı.
“Hiçbir delile dayanmadan yeniden açılan bu dava ve verilen tutuklama kararı hukuksuzdur. Yaşanabilir çevre, kent, doğa için hep birlikte verdiğimiz mücadelede tutuklanan arkadaşlarımızın yanındayız. Onurlu mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. Arkadaşlarımız serbest bırakılıncaya kadar “Adalet Nöbeti”nde olacağımızı değerli kamuoyuna duyuruyoruz” denilen açıklamayı TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Esin Köymen okudu. Açıklama sonrasında tutuklu arkadaşlarımız Mücella Yapıcı, Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın adalet nöbetine gönderdiği mesajlar okundu.
Tutuklu arkadaşlarımız adalet nöbetini ilettikleri mesajla selamladı. Mesajları şu şekilde:
10 Mayıs 2022
Gezi tutukluları için 888 kişi kendini savcılığa ihbar etti: Onlar suçlu sayılıyorsa biz de suçluyuz
Gezi Davasında çıkan mahkumiyet kararına 888 yurttaştan tepki geldi. İmzaladıkları metinle kendilerini savcılığa ihbar eden yurttaşlar Gezi 8’lisiyle fikir ve eylem birlikteliği içinde olduklarını söyledi.
10 Mayıs 2022
Adalet Nöbeti 15. Gününde
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde devam eden adalet nöbetinin 15. günü Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun ziyaretiyle başladı. Nöbete Gezi Davası’nda tutuklanan arkadaşlarımızın aileleri, Validebağ Savunması, Levent Sporcular Parkı Forumu da destek verdi.
Adalet Nöbeti’nin 17. gününde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi önünde sürdürülen nöbeti TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası ve TMMOB Bilgisayar Mühendisleri Odası üstlendi. Sol Parti ve Politeknik üyelerinin de destek sağladığı nöbette, tutuklu arkadaşımız Mücella Yapıcı’nın mesajı okundu.
“Gezi’ye Özgürlük” Talebiyle Adalet Nöbeti 18. Gününde
Hukuksuzca cezaevinde tutulan arkadaşlarımız için TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi önünde sürdürdüğümüz adalet nöbetini 18. gününde, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası ve Maden Mühendisleri Odası devraldı.
Soma Katliamı’nın 8. yılı olması sebebiyle DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından yapılan ortak basın açıklamasının adresi adalet nöbetiydi. “Soma’dan Gezi’ye Adaleti Yeryüzüne Çıkaracağız!” çağrısıyla gerçekleştirilen nöbete İTÜ Birlik ve Sosyal Hukuk Derneği de katılım sağladı.
14 Mayıs 2022
Adalet Nöbeti 19. Gününde
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin Karaköy’de bulunan binası önünde 19 gündür devam eden Adalet Nöbeti’ni bugün TMMOB Kimya Mühendisleri Odası ile TMMOB Fizik Mühendisleri Odası tuttu.
Nöbete bugün HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu ve beraberindeki heyet ziyarette bulundu.
15 Mayıs 2022
İstanbul Adalet Nöbeti’nin 20. Gününde nöbeti Ziraat Mühendisleri Odası ile Gıda Mühendisleri Odası devraldı. Nöbete milletvekillerinden ziyaret vardı. Musa Piroğlu, Ahmet Şık ve Oya Ersoy nöbetin 20. gününde nöbetteydi.
15 Mayıs 2022
“Gezi’nin 9. Yıl Dönümüne Doğru Adalet Telebini Yükseltiyoruz” başlığıyla çağrısı yapılan “forum” TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda yapıldı.
16 Mayıs 2022
21. gününe giren Adalet Nöbeti’ni İstanbul’da TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası ve Avukatlar Sendikası devraldı. Mimar müzisyen Murat Kerim Erbaş’ın türküleriyle katıldığı nöbette cezaevinde tutsak arkadaşlarımızın mesajları okundu.
17 Mayıs 2022
İstanbul Adalet Nöbeti’nin 22. Gününde nöbeti Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ile Gazhane Çevre Gönüllüleri devraldı. Nöbete, Kuzey Ormanları Savunması ve Yazar Demet Cengiz dayanışma ziyaretinde bulundular.
TMMOB İstanbul İKK: “Gezi’ye, Emeğimize ve Mesleğimize Sahip Çıkıyoruz!”
TMMOB’nin 16 Mayıs 2022 tarihinde Türkiye çapında başlattığı “Gezi’ye, Emeğimize ve Mesleğimize Sahip Çıkıyoruz!” etkinlikleri çerçevesinde İstanbul’da 22 Mayıs 2022 tarihinde Kadıköy İskele Meydanında saat 16.00’da TMMOB Yönetim Kurulu Bakanı Emin Koramaz’ın da katılımıyla kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
Açıklamada önce Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın cezaevinden gönderdikleri mesajlar; aileleri Meriç Kahraman, Cansu Yapıcı, Mustafa-Şükran- Önder Atalay tarafından okundu. Ayrıca Gezi Direnişinde kaybettiğimiz Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ile Önder Çetin Bilginer birer konuşma yaptı.
23 Mayıs 2022
Taksim Dayanışması’ndan Gezi’nin 9. Yılında Çağrı
Taksim Dayanışması olarak tutuklanan tüm arkadaşlarımıza ses olmak, Gezi’de ve sonrasında kaybettiğimiz canlarımızı anmak, eşitlik, özgürlük ve adalet talebini yükseltmek için herkesi, her yerde 31 Mayıs’a sahip çıkmaya çağırıyoruz!
9 yıl önce bütün güzellikleriyle hayatımıza giren Gezi Direnişi’nin yıl dönümünde,
Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve adalet talebimizle haykırıyoruz:
KARANLIK GİDER, GEZİ KALIR!
31 Mayıs’ta Taksim’deyiz!
26 Mayıs 2022
Perşembe günleri Çağlayan Adliyesi’nde tutulan adalet nöbeti devam ediyor. Gezi Davası tutukluları için buluşan avukatlara TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Özden Kaya da eşlik etti.
31 Mayıs 2022
“HERKES BİLİYOR GEMİNİN SU ALDIĞINI, HERKES BİLİYOR KAPTANIN YALAN SÖYLEDİĞİNİ… Hepimiz, biliyor ve görüyoruz. Yaşıyor ve hatırlıyoruz. Sesimiz ve bedenimizle, geçmişimiz ve geleceğimizle sahip çıkıyoruz! Bu ülkenin tarihinde ender rastlanacak bir ruhla halkın kendi olduğu, kendini bulduğu, parkından, meydanlarından yola çıkarak bedenine, yaşamına, ülkesine, geleceğine sahip çıktığı o tarihi anların, Gezi’nin suretini tarihe aksettirdiği o takvim yaprağında, GEZİ Direnişinin 9. yıl dönümünde burada buluşan ya da buluşamayan; ve 2013 yılının Mayıs’ı Haziran’a bağlayan 31 Mayıs’ı hayatının en güzel günü olarak yaşayan milyonlar olarak; Hakkın, hukukun yok sayıldığı, adaletin ayaklar altına alındığı partili hakimlerinizin mahkemelerinde “ağırlaştırılmış müebbet” cezaları verip, delilsiz, tanıksız zindanlara attığınız yoldaşlarımızla; Taksim Dayanışması sekreteryası adına Taksim Meydanı ve Gezi parkı için davalar açan, imzalar toplayan, basın açıklamaları yapan, dönemin Başbakanıyla, Başbakan Yardımcısıyla, Kamu Ombudsmanı ile onların talebi üzerine görüşmelere katılan Mücella YAPICI’ya, Tayfun Kahraman’a ve Can ATALAY’a buradan selamlarımızı ve dayanışma duygularımızı iletiyoruz…” denilen açıklama sonrasında polis toplanan Taksim Dayanışması üyelerine sert bir şekilde müdahale etti. Uzun saatler boyunca süren polis müdahalesi sonucunda toplam 170 kişi gözaltına alındı.
Taksim’de yıl dönümü sebebiyle bir araya gelindiği gün, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda tutulan adalet nöbetini 36. gününde TMMOB Şehir Plancıları Odası, Abbasağa Mahalle Meclisi, Gülsuyu-Gülensu Mahalle Meclisi tuttu.
31 Mayıs 2022
Uluslararası Mimarlar Birliğinden Gezi İçin Dayanışma ve Çağrı
Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA), Mimarlar Odası’nın bu süreçte yürüttüğü çalışmalara ve hukuka aykırı biçimde tutuklanan meslektaşlarımıza dayanışma ve destek mesajı paylaşmış; UIA Başkanı Jose Luois Cortes Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’a yazı göndermiştir.
UIA Başkanı Jose Luois Cortes mesajında; Mayıs ayında gerçekleştirilen Birlik Genel Kurulu’nda üye ülkelerce Mimarlar Odası ve tutuklu meslektaşlarımızla dayanışma kararı alındığını iletmiştir.
2 Haziran 2022
Çağlayan Adliyesi’nde her perşembe günü gerçekleştirilen adalet nöbeti devam ediyor. Bugünkü nöbete, Can Atalay’ın babası Mustafa Atalay ile annesi Şükran Atalay da katılırken TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi adına yönetim kurulu üyesi Ahmet Erkan da katılım gösterdi.
3 Ağustos 2022
Adalet Nöbeti’nin 100. Gününde: Arkadaşlarımızı Derhal Serbest Bırakın!
Gezi Davası’nda tutuklanan arkadaşlarımız için başlattığımız adalet nöbeti 100. gününe girdi. “Adalet istiyoruz, Gezi’ye özgürlük!” çağrısıyla tutulan 100. gün nöbetinde TMMOB İstanbul İKK tarafından basın açıklaması yapıldı. Katılımın yüksek olduğu nöbete CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP İstanbul Milletvekilleri Züleyha Gülüm ile Musa Piroğlu destekte bulundu.
Nöbette basın açıklamasını TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Esin Köymen okurken tutuklu arkadaşlarımızdan gelen mesajları aileleri tarafından paylaşıldı.
Basın açıklaması için buraya tıklayabilirsiniz…
16 Ağustos 2022
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde devam eden adalet nöbetini 113. gününde TMMOB Şehir Plancıları Odası ile TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası tutarken Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı dayanışma ziyaretinde bulundu.
27 Ağustos 2022
Gezi tutuklularıyla dayanışma için mektup gönderildi
Gezi Davası’nda tutuklu olan Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Ali Hakan Altınay, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Mine Özerden’e Kadıköy PTT’den dayanışma mektupları gönderildi.
19 Eylül 2022
Basın açıklamasını okumak için tıklayabilirsiniz: Gezi Davası ile Cezalandırılan Arkadaşlarımız Serbest Bırakılmalıdır
“Gezi Davası, ülkemizdeki diğer pek çok örneği gibi hukuki değil, siyasi bir davadır.
Gezi Davası’nda verilen mahkumiyet kararları, siyaseten verilmiş kararlardır.
Bu kararların hükmü de, siyasi iktidarın ömrü kadardır.
İnanıyoruz ki 14 Mayıs’tan sonra bu ülkede adaletin yeniden işlemeye başlayacak.
Yargı organları iktidarın talimatlarına göre değil hukuka göre karar vermeye başlayacak.
Ve arkadaşlarımız özgürlüklerine yeniden kavuşacak.
İnanıyoruz ki yirmi gün sonra bambaşka bir ülkeye uyanacağız.
Tüm dostlarımızla, özgürce, umutlu bir geleceği hep birlikte kuracağız.
Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!”
Çağlayan Adliyesi’nde Adalet Nöbeti
27 Nisan 2023
27 Mayıs 2023
Taksim Dayanışması: Gurur Duyuyoruz
Gezi’nin 10. yıl dönümünde Taksim Dayanışması bileşenleri TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda bir araya gelerek bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Gezi’nin onuncu yılında, şehir şehir dalga dalga yayılan, yasaklara, hukuksuz cezalara, baskıya, ranta, talana, yalana, tüm ayrıştırma politikalarına karşı yan yana durduğumuz, sesimizi çığa dönüştürdüğümüz o şanlı direnişten hala ilk günkü gibi gurur duyuyoruz!”
21 Haziran 2023
Adalet Nöbeti’nde 422. Gün!
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde “Gezi’ye özgürlük” talebiyle sürdürülen adalet nöbetini bugün TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası ile TMMOB İstanbul İKK Kadın Komisyonu tuttu.
Bugünkü nöbete “Gezi tutuklusu arkadaşımız Mücella Yapıcı, insanlık dışı kelepçe uygulaması nedeniyle hastaneye gitmeyi reddediyor. Sağlık haktır! Siyasi tutsaklara, özellikle hasta siyasi tutsaklara yönelik bu ağır hak ihlalleri kabul edilemez. Mücella da dahil olmak üzere, tüm siyasi tutsaklara yönelik bu keyfi uygulamalara karşı ses çıkarmak ve tüm arkadaşlarımızla dayanışmayı büyütmek için adalet nöbetindeyiz” çağrısıyla katılan TMMOB İstanbul İKK Kadın Komisyonu tarafından bir de basın açıklaması yapıldı.
500. Gün!
Mesleki ve Teknik Bilgilerini Halkın Yararına Kullandıkları İçin Arkadaşlarımız 500 Gündür Tutuklu!
Ülkemizin her bölgesinden, her yöresinden yurttaşlarımızın itirazlarını, taleplerini haykırdığı; ülke tarihinin en görkemli halk hareketlerinden biri olan Gezi Direnişi’ne suç isnat etmek, onurlu direnişimizi lekelemek amacıyla iktidarın güdümündeki yargı mensupları tarafından verilen hukuksuz tutuklama kararının üzerinden 500 gün geçti.
29 Eylül 2023
Adalet Nöbeti’nin 522. Gününde: “Gezi Davası’nda Verilen Bu Hukuksuz Kararı Kabul Etmiyoruz!”
“Gezi Davası’nda verilen hukuksuz kararları kabul etmiyoruz” diyenler Adalet Nöbeti’nin 522. Gününde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu’nun çağrısıyla bir araya geldi. TMMOB İstanbul İKK Sekreteri Seyfettin Avcı’nın basın açıklamasını okuduğu nöbette, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ertuğrul Oruç, DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu ile Avukat Kemal Aytaç söz alarak kısa birer konuşma yaptılar.
Adalet Nöbeti 700. gününde, 100. haftasında!
25 Mart 2024
Adalet Nöbeti’nin 700. gün ve 100. haftası sebebiyle TMMOB İstanbul İKK, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda 25 Mart 2024 Pazartesi günü bir basın açıklaması gerçekleştirdi: “GEZİ’Yİ SAHİPLENMEYE, ARKADAŞLARIMIZLA DAYANIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ. BURADAYIZ.”
Arkadaşlarımız, Gezi’ye katılan milyonların sözcüsü olmuşlardır.
Gezi Direnişi ‘ne katılan milyonlardan intikam almak için hukuksuz bir biçimde tutsak edilen arkadaşlarımızla gurur duyuyoruz.
Gezi Davası’nda tutuklanan arkadaşlarımız bizim yüz akımız ve onurlu tarihimizin bir parçasıdır.
Gezi Direnişinin arkasında dimdik durduğumuz gibi, Gezi Davasında yargılanan ve ceza alan arkadaşlarımızın da yanında dimdik durmaya devam ediyoruz.
Adalet Nöbetlerimizi arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşana dek sürdüreceğiz.
Bu kararlı adalet mücadelemizi, tüm dost kurum ve kuruluşları, tüm yol arkadaşlarımızla birlikte devam ettireceğiz.
Arkadaşlarımızın derhal salıverilmesini istiyoruz.
Gezi davasında tutuklanan tüm arkadaşlarımıza özgürlük istiyoruz.
Hukuksuzluğun 2. yılında inatla haykırıyoruz: Gezi Davası tutukluları serbest bırakılsın!
25 Nisan 2024
Gezi Davası’nda verilen haksız ve hukuksuz tutuklamaların 2. yılında TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu tarafından basın açıklaması yapıldı. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası önünde devam eden adalet nöbetinde gerçekleştirilen basın açıklamasına DİSK, KESK, İstanbul Tabip Odası’nın yanı sıra CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Sol Parti, TİP, Yeşil Sol Parti ile Politik Baykuş da katılım gösterdi. Eylül ayında serbest bırakılan Gezi tutuklularından Mücella Yapıcı ile Hakan Altınay’ın da katıldığı basın açıklamasında, Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, Mine Özerden’in annesi Halide Özerden de birer konuşma yaptılar.
Gezi Direnişi 11 yaşında, adalet yıllardır kayıp!
27 Mayıs 2024
Taksim Dayanışması, Gezi direnişinin 11’inci yıldönümü sebebiyle 27 Mayıs 2024 Pazartesi günü TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası’nda basın toplantısı gerçekleştirdi. Taksim Dayanışması bileşenlerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda DİSK adına Asalettin Arslanoğlu, KESK adına Ensari Korkmaz, İstanbul Tabip Odası adına Osman Küçükosmanoğlu, TMMOB adına İstanbul İKK Sekreteri Seyfettin Avcı söz alarak birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından haksız ve hukuksuz şekilde 25 aydır özgürlüklerinden mahrum edilen Gezi tutsaklarından Tayfun Kahraman ile Can Atalay’ın cezaevinden gönderdikleri mesajlar basın ve kamuoyu ile paylaşıldı.
Taksim Dayanışması adına Mücella Yapıcı’nın okuduğu basın açıklaması için buraya tıklayabilirsiniz.