- Mimarlar Odası Üye Kayıt İşlemleri Ve Üyelik Ödenti Uygulamaları Hakkında
- XVIII. İstanbul Uluslararası Mimarlık ve Kent Filmleri Festivali başlıyor
- KTMMOB Mimarlar Odası, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesine Ziyaret Gerçekleştirdi
- Ömerli Barajı havzasına kurulmak istenen “biyoteknoloji vadisi” projesine karşı dava açıldı
- Sit derece değişiklikleri: Bakanlığın Sedef Adası’nı yapılaşmaya açmak için yaptığı ikinci değişikliğe bilirkişi engeli
- Ataköy’deki modern konut mirası: Bakanlığın eklemek istediği yapı bloğu bilirkişileri görüş ayrılığına düşürdü.
Sancaktepe Sabah Gazetesi Tesisleri Alanına İlişkin Plan Değişikliği İptal Edildi
Sancaktepe’de yer alan Sabah Gazetesi Tesislerinin bulunduğu, 8274 ada 1 parseldeki bina riskli yapı olarak ilan edilerek söz konusu alanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği yapılmıştı.
08.05.2017 tarihinde askıya çıkan parsel bazında hazırlanan planlar ile;
yapılaşma hükümleri meriyette Emsal:1.10 ve Hmax:4 kat iken Emsal:1.50 ve Hmax:15 kata çıkartılmıştır. Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine aykırı olarak planlanan alanda yapı yoğunluğu ve nüfus artışı getirilmiş, gerekli sosyal donatı ve teknik altyapı alanları sağlanmamıştır. Brüt parsel üzerinden yapılaşma hakkı tanınan alanda, plan notları ile “1.5. Konut alanlarında ada/parselde seçilen konut tiplerine göre oluşan toplam inşaat alanının %10’u kadar, inşaat alanına dahil olmamak ve bağımsız birim olarak kullanılmak üzere, kreş, anaokulu, sosyal tesisler, yönetim birimleri, her türlü sportif ve rekreatif kullanımlar yapılabilir. Ortak kullanıma konu alanlar tercihe bağlı olarak, konut kitlesiyle bağımsız bölüm kullanılmak kaydıyla birlikte veya ayrı çözülebilir. Aynı kitle olarak düzenlenecek kullanımlarda Yençok:2 kat (9.50 m) olarak uygulanacaktır.” denilerek uygulama imar planı tanımına, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı bir yoğunluk artışı tanınmıştır.
Söz konusu planlama alanı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresince sınırları belirlenmiş olan Ömerli İçme Suyu Havzası Koruma Uzun Mesafeli Koruma Alanında kalmaktadır. 28 Temmuz 2009 onaylı İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliğinde; “…İmar planlarında orta ve uzun mesafeli koruma alanlarında LİSTE-2’de verilen orta ve uzun mesafeli koruma alanları için ayrı ayrı belirtilen yoğunluk değerleri aşılamaz…” denilerek, eki liste-2’de Sancaktepe Belediyesi sınırlarında bulunan orta mesafeli koruma alanlarında 40 Kişi/HA, uzun mesafeli koruma alanlarında ise 120 Kişi/HA olarak belirlenmiştir. Söz konusu plan İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliğine de aykırı olarak planlanmıştır.
15.06.2009 tasdik tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı Raporunun Planlama Yaklaşımına dair 6.2 maddesinde; ”İstanbul’un sahip olduğu su havzaları ve orman alanları başta olmak üzere, kentin yaşam destek sistemlerini oluşturan ve Karadeniz sahillerine paralel olarak uzanan yatay kuzey eksendeki ekolojik değerlerin ekonomik girişimlere korumacı bir yaklaşımla kapalı tutulması gerekmektedir.” denilmektedir.
İçme suyu havzaları İstanbul’un sürdürülebilir gelişmesi açısından vazgeçilmez öneme sahip ekolojik kuşak ve koridorların ana bileşenlerini oluşturmaktadır. Ancak, bu alanların sürdürülebilirliği yapılaşmanın artışı gibi sorunlar nedeni ile tehlike altında kalmaktadır.
Su havzaları, gün geçtikçe artarak devam eden hızlı ve plansız kentleşme sonucu yoğun konut ve sanayi alanlarıyla işgal edilerek, içme ve kullanma suyu sağlaması gereken bu doğal ortamlar önemli ölçüde tahrip edilmektedir. İçme Suyu Havzaları suyu doğanın kullanımı için toplayan, biriktiren ve canlı cansız tüm bileşenlerin kullanımına sokan bölgelerdir ve doğayı korumak suyu korumakla mümkündür. Suyu korumak ise su havzalarının arazi kullanımının çevresel tahribat yaratmayacak şekilde planlanması ile mümkündür.
Parsel bazında yapılan, bölgenin genel yapısı ile uyumsuz, planlamada eşitlik ve adalet ilkesine aykırı plan değişikliği ile;
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 2. Büyükkent Bölge Temsilciliği hinterlandında yer alan parsel bazında yapılan, bölgenin genel yapısı ile uyumsuz, planlamada eşitlik ve adalet ilkesine aykırı planlama alanına ilişkin açılan davada öncelikle mahkeme, nazım ve uygulama imar planının açıkça hukuka aykırı olması ve uygulamaya konularak yapı ruhsatı ile inşaatın yapımına başlanması halinde telafisi güç zararlara sebebiyet verileceği sonucuna vararak imar planları için yürütmeyi durdurma kararı vermiştir.
T.C. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü İdare Dava Dairesi’nde görülmekte olan davada, yapılanma koşullarının çevreyle uyumsuz yoğunluk ve yapılaşma şartlarının getirildiği, müdahil tarafından çevredeki yüksek yoğunluklu yapılarla uyumlu yükseklik belirlendiği iddia edilmiş ise de, her alanın kendi içinde değerlendirilmesi gerektiği ve hukuki durumu belli olmayan olumsuz örneklerin esas alınamayacağı, parselin güneyi ile doğusundaki düşük yoğunluklu yapılaşmanın neden örnek alınmadığı sorusunun cevapsız kaldığı, ayrıca İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliğine aykırı olarak yoğunluk belirlendiği, kişi başına düşen sosyal donatının azaltıldığı ve planın Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine aykırı olduğu, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı şekilde kamu yararı gözetilmeden hazırlandığı sonucuna varılmış ve 11.03.2019 tarihinde DAVA KONUSU PLANLARIN İPTALİNE karar verilmiştir.