Metrobüs Kazaları Uyarıcı Olmalı Gerekli Önlemler Acilen Alınmalıdır

Bu sabah Acıbadem mevkiinde yoldan çıkan metrobüsün sebep olduğu kazada, Şubemiz Kamusal Mesleki Denetim teknik görevlisi arkadaşımız Ömer Koçağ’ın da aralarında olduğu 11 kişi yaralandı. Öncelikle yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.

Yaşanan bu kaza göstermiştir ki; daha önce defalarca uyarmamıza rağmen “trafiği rahatlatmak” amacıyla yapılan metrobüs hattının, İstanbulluların can güvenliğini tehdit etmesine ilişkin yetkililer herhangi bir önlem almamaktadır. Meslek odalarının yıllardır bu konudaki uyarıları ve açıklamalarına kulak vermeyen Büyükşehir Belediyesi ve AKP iktidarı bütün bu olanların ana sorumlusudur.

2008’de Odamız tarafından yayınlanan basın bülteninde bu konuda şunları belirtmiştik; “Burada yapılan alt yapı ve araç yatırımlarına rağmen, paralel otobüs, minibüs ve dolmuş hatları işlevlerine eskisi gibi devam edecektir. E-5 Karayolunun bir bölümü metrobüse tahsis edildiğinden, E5 karayolunda motorlu araç sıkışıklığı büyük ölçüde artmıştır/artacaktır. Sistem yüklendikçe araçların nafi yükü aşırı derecede artacak, tekerleklere binen statik ve frenlemeden dolayı çarpma yükleri ve tekerleklere binen aksiyal yükler nedeniyle aşırı tekerlek yatak yükleri oluşacak, bunlar, normal otobüslerinkini kat kat aşacaktır. Direksiyon donanımı, motor, şanzıman, diferansiyel gibi araç ana elemanları, otobüsün nafi yükünün aşırı derecede artması nedeniyle her an elden çıkma riski ile karşı karşıya kalınacaktır.” Son yaşanan kaza bir kez daha göstermiştir ki yaptığımız uyarılar maalesef geçerliliğini korumaktadır.

İnsanlarımız, metrobüste ne yazık ki balık istifi bir halde taşınmakta, bu durumun ortaya çıkardığı güvenlik sorunlarını ne yazık ki her gün yaşamaktayız. Metrobüs araçları küçük revizyonlarla körüklü otobüslerden çevrilmiş araçlar olduğu müddetçe bu gibi olaylar yaşanmaya devam edecektir.

Metrobüs gibi yetersiz ve İstanbul genelinde etkin olmayan bir ulaşım sisteminden derhal vazgeçilmelidir. Akılcı yöntemlerle uzun vadeye yayılan raya bağımlı normal ve rapid (seri) sistemler devreye sokulmalı ve bu sistemler otobüs, minibüs, dolmuş ve deniz ulaşımıyla eşgüdümlü şekle getirilmelidir.

Her geçen gün nüfusun artmasıyla trafiğe çıkan araç ve toplu ulaşımı kullanan kişi sayısı da artmaktadır. Bu durum İstanbul kent içi ulaşımının öncelikli olarak halkın can ve mal güvenliğini esas alan bir anlayışla planlamasını daha da önemli bir hale getirmiştir. Bu planlamaların oluşturulma sürecinde meslek odalarının, üniversitelerin ve sivil toplumun görüşlerinin değerlendirilmesi, kent içi ulaşım projelerinin bilimsel temellere dayandırılarak sürdürülmesi açısından son derece önemlidir.

Kamu yararı gözeten ve parasız, güvenli ulaşım hakkı için yıllardır mücadele eden MMO İstanbul Şubesi olarak; insan hayatını hiçe sayan rantçı, piyasacı anlayışa son verilmesi için yetkilileri bir kez daha uyarıyor, kent içi ulaşım sorunlarının çözümü için yeterli bilgiye sahip olan meslek odalarına kulak vermeye davet ediyoruz.

İbrahim M. TATAROĞLU

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
İSTANBUL ŞUBE YÖNETİM KURULU SEKRETERİ