- Kamuoyuna Duyuru
- TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Kadın Komisyonu 25 Kasım Bildirisi
- Tuzla Kamil Abduş Gölü çevresinin yapılaşmaya açılmasının yürütmesi durduruldu
- Adalar imar planlarının yürütmesi mahkeme tarafından durduruldu
- Mimarlar Odası Üye Kayıt İşlemleri Ve Üyelik Ödenti Uygulamaları Hakkında
- XVIII. İstanbul Uluslararası Mimarlık ve Kent Filmleri Festivali başlıyor
İmara açılan askeri alanlar: Maltepe’deki atış okulu arazisindeki yapılaşmaya bilirkişi engeli
15 Temmuz 2016 sonrası İstanbul’da boşaltılan askeri araziler bir bir yapılaşmaya açılırken Maltepe’deki eski Piyade Atış Okulu arazisine yapılmaya başlanan konut projesiyle ilgili bilirkişi raporu hazırlandı. Bilirkişilere göre, 50 hektar büyüklüğündeki askeri bölgenin hangi ihtiyaç doğrultusunda yeni bir yerleşim alanına çevrildiğinin açıklanması gerekli.
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi’nin verilerine göre, 15 Temmuz’dan sonra boşaltılan askeri araziler İstanbul’un yüzölçümünün yüzde 10’unu oluşturuyor. İstanbul Çevre Düzeni Planı’na göre “askeri alanların tasfiyesi halinde bu alanların öncelikle eksik olan sosyal ve teknik altyapı (eğitim, sağlık, kültürel tesis, hal, mezarlık, yeşil alan vb.) alanları olarak kullanılması” gerekiyor. Yapılaşmaya açılan askeri alanlardan biri Maltepe’deki eski Piyade Atış Okulu arazisi.
Dar gelirliler için 100 bin sosyal konut projesi kapsamında Maltepe’deki 50 hektar büyüklüğündeki askeri arazi Toplu Konut İdaresi’ne (TOKİ) devredilmişti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da söz konusu araziyle ilgili yeni imar planları hazırlamıştı.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi olarak, askeri alanların kamunun yararına kullanılması için bilimsel ve teknik gerekçelere dayanmayan imar planlarının iptal edilmesi istemiyle dava açmıştık.
Davaya bakan İstanbul 14’üncü İdare Mahkemesi de imar planlarının planlama esasları ve tekniklerine uygun olup olup olmadığının ve plan değişikliği yapılmasının zorunlu olup olmadığının tespit edilmesi için bilirkişi raporu hazırlanmasını istedi. Bilirkişilerin hazırladığı rapor mahkemeye ulaştı. Raporda dikkat çeken tespitlerden bazıları şöyle:
“Özel lise alanı”
Bakanlığın hazırladığı imar planında “özel lise alanı” bulunuyor. Bilirkişiler, bu alanın uygulama imar planında “özel lise alanı” olarak gösterildiğini, nazım imar planında ise “eğitim alanı” olarak gösterildiğini belirtti. Bilirkişilere göre, bu alan “özel sosyal altyapı alanı” olarak gösterilmeliydi.
Nüfus kesin değil
Bilirkişilere göre, bakanlığın hazırladığı plan açıklama raporunda öngörülen nüfus da kesin değil. Plan açıklama raporuna göre, üst ölçekli imar planında nüfusun 6 bin 215 ila 6 bin 943 arasında olması öngörülürken, alt ölçekli imar planında bu sayı 6 bin 393 oluyor. Rapora göre, nüfus barındıran kullanımların çevre düzeni planı ile uyumlu olması gerekli. Rapora göre, öngörülen nüfusun farklılık göstermesi planlanların taşıması gereken kesinlik ilkesine uygun değil.
Bilirkişilerin tespitlerine göre, Çevre Düzeni Planı’nın 2023 yılı nüfus kabulü henüz aşılmadığı için öncesinde askeri bölge olan bir alanın neden kentsel gelişme alanı olarak planlandığı sorusunun da yanıtı yok.
Sağlık tesisinin yeri değişti
Bilirkişi raporuna göre, projenin planlama aşamasında İl AFAD Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İSKİ, Park, Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı ile Şehir Planlama Müdürlüğü’nden görüş alındı. İSKİ’nin görüşünde, planlama alanı içinde kalan Tavşantepe deresinin işletme bandına sağlık tesisi planlandığı ortaya çıktı. Tavşantepe deresinin taşkın risk haritası oluşturma çalışmalarının henüz tamamlanmadığı aktaran İSKİ, bu alanların iskan edilip edilmemesinin belediyenin yetkisinde olduğunu hatırlattı. Dere işletme bandı içerisinde yapılaşmaya izin verilmemesi gerektiği belirten İSKİ’nin görüşü doğrultusunda sağlık tesisi olarak ayrılan alanın bir kısmı park alanı olarak yeniden düzenlendi.
“Tamamı donatı alanı olsun”
İBB Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı da, 50 hektarlık arazinin tamamının kamuya ait donatı alanı olarak yeniden değerlendirilmesi gerektiğini aktardı. Şehir Planlama Müdürlüğü’nün görüşündeyse, beklenen İstanbul depremi göz önünde bulundurulduğunda afet odaklı kentsel dönüşüm çalışmasına fayda sağlayacak şekilde değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Müdürlük, Büyükşehir Belediye Kanunu’na göre, planların belediye meclisine sunulması gerektiğine dikkat çekti.
Çevredeki orman alanlarına benzer özellikler
Bilirkişilere göre, söz konusu askeri alan çevredeki orman alanlarına benzer fauna özellikleri ve özgün türlere rastlanabilecek bir bölge karakteri taşıyor. Alanda ağaç dokusu bulunmasına karşın imar planları yapılırken ağaç tespit çalışmasının yapılmadığını aktaran bilirkişiler, alanın doğal yapısı itibariyle detaylı bir araştırma gerektiğini aktardı.
Yeraltı suyu rezerv alanı
Atış okulu arazisi Aydos ormanlarını da içinde barındırıyor. Bilirkişilere göre, burası yeraltı suyu rezerv alanı olarak İstanbul’da nitelikli memba sularının yoğunlaştığı alanlardan biri. Buna karşın, imar planlarında bu konuda bir araştırma, analiz, irdeleme yapılmamış veya plan notu hazırlanmamış.
Bilirkişiler, tüm bu değerlendirmeler sonucunda dava konusu imar planlarının imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun olmamasından dolayı kamu yararı taşımadığını bildirdi.