- “Mimarlıkta Kuram Sempozyumu’na Doğru Giderken; “Mimarlar Odası Öğrenci Üye Grupları Arası, Ön Kolokyumlu Mimarlık Eleştirisi Yarışması” Hazırlık Süreçleri…
- Alan memnun, satan memnun…
- “Adalet Güvenceli Hukuk”un Mantığı; “Kamuyasal Toplum”un Matematiksel Özüdür!…
- İstanbul’a dair
- Ne Kadar Güzel Bir Şey Şu “Hayal Kurmak…”
- Doğan Kuban’ın anısına… “İstanbul’un tarihi mirası baygın…”
“Başlarken Yıkılmış Olarak Yapılanan; Deneme Yapılarda, Deneme Hayatlar!…”
Adı üstünde uyarısıyla ilginç bir yöntem; “Deneme-Yanılma” yöntemi…
“Deneme!…” denersen kesin yanılırsın; “Denemediğin sürece sorun yok!…” der gibi, uyarıyor!…
Şimdi adım adım bazı noktaları hatırlamaya çalışarak ilerlersek kolay kolay kaybolmaz; yani yanılmayız da…
Bir yapının kolayca yıkılamaz bir sağlamlıkta üretmek; süreci en başından başlayarak “bir tutarlılık dizgesi ile izlemek…” yani “bir plan” ile; ayrıca “neyi planlayacağını bilmek de ancak envanter bilgisi ile olanaklı” hale gelir.
Plan, ihtiyaçlara uygun bir programı, en verimli biçimde orantılı/akılcı olarak, yani bir güzellik olarak sunmak amacını taşır.
Oran(Rasyonellik), ölçekler arasındaki “en anlamlı” ilişkiyi “bir güzellik bütünü” olarak sunmanın temel kavramıdır.
Oran aynı zamanda “rasyonel(ratio)”in kelime karşılığı olarak “akıl ve akılcılıkla” da doğrudan ilişkilidir.
Aklın zeka ile ölçeklendirilerek zenginleştirilmiş hali; karşımıza güzellik/estetize bir yapı ortaya çıkar…
Arapça kökenli ve “Akl” denilen, ama aslında çökmüş bir devenin katlanmış haldeki önayak dirseğini açamaması ve de ayağa kalkamaması için kullanılan “kısa bağlama ipi”nin de adı…
Ve aynı zamanda bizdeki “akıl/ratio” kelimesinin kökeni de bu…
Yani “kısa ip” kısaca ve doğrudan “Develik etme otur yerine!…” diyor…
Sistematik olarak akıl; “beynin, bilgiyi kullanabilme becerisidir…”
Zeka ise, “o aklı kullanabilme yeteneği…”
Sıradan bir akli becerinin, geometrik kat ve katmanlarından oluşan zeka; aklın yeteneklice kullanılan türev ve türleri ilgilidir.
(Bu arada belirtmek gerekir ki; günümüzde insan beynini, bilgisayar işlem kapasitesi ile karşılaştırmak; anakronik bir hatadan ibarettir! Ve bu büyük bir gereksizliktir!…)
Bilim; ise “bilinenlerden hareketle, bilinmeyenlere yönelik ve onları bilinir kılmak çabasının kendisidir…”
Mükemmel’in “mükemmele ulaşma çabasının kendisi…” olması gibi.
Modernizm’in de; “geçmişten gelen birikimlerle, geleceğe yönelik, gelecekte de geçerli bir ‘şimdi’yi üretmek…” olması gibi…
Ahlak ise “tüm bu ve benzeri ölçekler karşısında, insanın nitelikli ya da niteliksiz duruşu” ile ilgilidir…
Ahlakın ahlaksızlığı ya da ahlakın keyfiliği; “etik dışı” oluşunun da en belirgin işaretidir.
Eğer, etik kodlara dayanmıyorsa ahlak; “ahlaksızlıkla” eşdeğerlidir.
Çünkü “Bilim”, “Mükemmellik”, “Modernizm” gibi ölçekler; “varlıklarıyla ancak tutarlı insanların kullanabilecekleri Etik Kodları üretirler!…”
Tüm bunların farkında olmak, dahası “farkında olabilecek yeterlilikte olmak ya da olmamak” ikilemi üzerinden okunursa, kavramlar; “sıralı bir sekme” yani “fraktal geometri” gibi “düzgün ve tutarlı gelişmeler gösterirler…”
(Tam tersi durumda ise “Fuzuli Lojik” – “Bulaşık Mantık” atıklar üretirler… Yaygın kullanımı ile bilinen “Bulanık Mantık” – “Fuzzy Logic” yapıların ürettikleri “Ahlaki Özürle” başlar ve hesap vermeksizin biterler…)
Tüm bu “düzgün ve tutarlı gelişmelerden oluşan bilgi ve olgu birikimler”; insanlığın yaşadıkları soruları kökten çözmek için paradigmatik modelleri düşünsel ve deneysel olanaklarıyla birlikte ortaya koyarlar…
Bu da yakından bakıldığında anlamsız gibi görünen adımların; daha geniş bir pencereden bakıldığında anlamlı görünmesinde olduğu gibi her aşamasında “tutarlı bir bütünselliğe” yani “ahlaklı bir ahlaka” dayanırlar…
Temelinden başlayarak “sarsılmaz bir biçimde” devam eden “tutarlık süreci” aklın zeka ile yoğurularak zenginleştirildiği; diğer tutarlılık adımlarına doğru “ahlaklıca ilerleyişin” de işaretlerini verirler.
“Plandaki Ahlak” ile “Plansızlıktaki Ahlaksızlık” farkı “kamu yararına olanın kamuyasal ilanı” ile “kamusal kaynakların yağmalanmasındaki gizlilik ve sinsilik” farkında da açıkça görülebilmektedir…
Hatta bu örnekleri görmek için çevremize çok dikkatlice bakmaya da gerek yoktur… Apaçık yani küstahça hep orta yerdedirler…
Bilimselliğe dayanan ve bu nedenle de gelecekte de geçerli olan mükemmelliği hedefleyen modernlikte yapılar; her zaman denemeye değer güzellikleri bağrında taşır…
Unutmamak gerekir ki planlı olmak; her zaman “açık”, “şeffaf”, “hesap verebilir” ve “denetlenebilir” olup “ahlakı ahlaklıca yaşayabilmemizin de temel nedenidir…”