- Kent Düşleri Atölyeleri XVII Gerçekleştirildi
- AYM’den Can Atalay Kararı: Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi yok hükmünde!
- Gezi Direnişi 11 yaşında, adalet yıllardır kayıp!
- TMMOB 48. Olağan Genel Kurulu
- “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” laiklik düşmanı, bilimi ve fenni dışlayan gerici bir eğitim-öğretim modelidir!
- Yargı kararlarına uymayan Bakanlığa Danıştay’dan vize
8 Aralık’ta ‘İnsanca Yaşamak İstiyoruz’ Demek İçin Bakırköy’deyiz!
2020 bütçesi geçtiğimiz günlerde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi. Kamu çalışanlarının payına gene yoksulluk ve sefalet düştü.
Asgari ücret görüşmeleri dün başladı. TÜİK verilerine göre asgari ücretin altında, asgari ücret düzeyinde veya asgari ücretin yüzde 15 üzerinde ücret alan emekçilerin sayısı toplam 10 milyon.
Son iki yılda elektrik fiyatları yüzde 72.4, doğalgaz fiyatları yüzde 60.7 arttı. Çarşı, pazar el yakıyor.
Nüfusun yüzde 1’lik kesimi ulusal servetin yüzde 54,4’ünü elinde tutuyor, gelir vergisinin ise yüzde 92’sini emekçiler ödüyor. Toplam vergi gelirlerinin yüzde 70’i de dolaylı vergilerden geliyor.
Grev kararları yasaklı, toplu iş sözleşmesi için taleplerini ifade eden kamu emekçilerine, tazminatını isteyen maden işçilerine, emeklilik hakkını arayan EYT’lilere Ankara yolları kapalı.
Bir gecede çıkartılan KHK’larla ihraç edilen kamu emekçileri, seçilmişlerin yerine atanan kayyumlar tarafından işlerine son verilen belediye çalışanları ve aileleri açlığa mahkum.
Ücretine zam istemek, hak istemek, adalet istemek hainlik(!) olarak görülüyor, en meşru talepler gözaltı ve tutuklamayla karşılık buluyor.
Emeğiyle geçinen geniş halk kesimleri için hayat her geçen gün zorlaşıyor, insanlarımız geçim zorluğu nedeniyle evine ekmek götüremiyor, çaresizlikten intihar ediyor. (Sorumluların bulduğu çözüm ise siyanür satışını yasaklamak oluyor!)
Siyasi iktidar vatandaşların yaşadığı sorunlara çare üretmek yerine gerçeklerle bağdaşmayan “Yeni Ekonomik Program”lar açıklıyor, hiçbir zaman tutmayacak enflasyon, büyüme hedefleri rakamlarına inanmamızı bekliyor.
Ancak ne yalanları ne de savaş politikaları halkın gerçek gündemini gizleyemiyor.
Sokağın gündemi art arda gelen zamlar, büyüyen vergiler, küçülen maaşlar, işsizlik, yoksulluk, enflasyon, hayat pahalılığı.
Peki, çaresiz miyiz?
Hayır.
Bin kere hayır!
Onlar bir avuç, biz milyonlarız. Biliyoruz ki, bizim gücümüz birliğimizdedir. Tek yapmamız gereken el ele vermek, yan yana gelmek, omuz omuza yürümek.
Bunun için İstanbul’daki sendikalar, emek, meslek örgütleri, emekten yana siyasi partiler, örgütler olarak İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri çatısı altında toplandık.
Öncelikli taleplerimiz:
1- İşten çıkarmalar yasaklansın.
2- Asgari ücret açlık değil, insan onuruna yakışır düzeyde belirlensin ve vergiden muaf tutulsun.
3- İşsizlik fonu işçilere verilsin.
4- Elektrik, su, doğalgazda vergi kaldırılsın.
5- Emeklilikte yaşa takılanların talepleri kabul edilsin.
6- Toplumsal barış sağlansın, bütçe kaynakları savaşa değil sağlığa ve eğitime harcansın.
Emeğimize, ekmeğimize, geleceğimize sahip çıkmak için 8 Aralık, Pazar günü saat 13.00’te Bakırköy Halk Pazarında “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!” mitinginde buluşuyoruz.
Bütün emekçileri bekliyoruz.
İSTANBUL EMEK BARIŞ VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ
Miting Programı:
13.00: Toplanma
13.30: Yürüyüş
14.30: Konuşmalar
– Miting Tertip Komitesi adına selamlama
– EYT’liler adına konuşma
– İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri adına konuşma
15.30: Müzik
Grup Vardiya
17.00: Bitiş