- TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Kadın Komisyonu 25 Kasım Bildirisi
- Tuzla Kamil Abduş Gölü çevresinin yapılaşmaya açılmasının yürütmesi durduruldu
- Adalar imar planlarının yürütmesi mahkeme tarafından durduruldu
- Mimarlar Odası Üye Kayıt İşlemleri Ve Üyelik Ödenti Uygulamaları Hakkında
- XVIII. İstanbul Uluslararası Mimarlık ve Kent Filmleri Festivali başlıyor
- KTMMOB Mimarlar Odası, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesine Ziyaret Gerçekleştirdi
Sivriada’yı yapılaşmaya açacak imar planlarına Danıştay’dan bozma
Danıştay, İstanbul’un doğal ve tarihi sit alanlarından Sivriada’yla ilgili koruma amaçlı imar planlarının hukuka uygun olduğu yönündeki mahkeme kararını bozdu. Dava konusu imar planlarının daha önce iptal edilen planların revizyonu niteliğinde olduğu, söz konusu planlarda hukuka uyarlık bulunmadığı belirtildi.
Sivriada, 1978 yılında koruma kurulu kararıyla doğal SİT alanıydı. 2009 yılında doğal ve arkeolojik SİT derecesi 3’üncü dereceye düşürüldü. 2011 yılına gelindiğinde İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde 1/5000 ölçekli Adalar Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nı hazırlandı. Bu planlarda ada “askeri alan” olarak gösterildi. 2012 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na tahsis edilen ada bir yıl sonra SİT korumasından da çıkarıldı. 28 Haziran 2013’te ise adanın “askeri alan” sıfatı, “turizm ve kültürel tesis alanı” olarak değiştirildi. Hazırlanan uygulama planında da adaya fuar, kongre merkezi, konferans salonu, kültürel tesis, dini tesis, açık hava müzesi, amfi tiyatro, sergi salonu, karşılama yapıları, spor salonu, seyir terası, park, marina, kafe ve restoran yapılabilmesinin önü açıldı.
Adada hayata geçirilmek istenen yapılaşma Yap-İşlet-Devret modeliyle halledilecekti. Bunun için 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun’da değişiklik de yapılmıştı. Yasa maddesine “Sivriada’da yapılacak olan planlama, imar ve inşaat uygulamaları ile diğer düzenlemeler 4/4/1990 tarihli ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu hükümlerine ve diğer mevzuatta yer alan kısıtlama ve prosedürlere tabi değildir” hükmü eklenmişti. Danıştay, bu noktada devreye girerek söz konusu hükmü Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşımış, mahkeme de Sivriada’yı Kıyı Kanunu hükümlerinden muaf tutan hükmün iptaline hükmetmişti.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi de 2011 yılında Adalar ile ilgili hazırlanan imar planlarının iptal edilmesi istemiyle dava açmıştı. Odamızın açtığı dava kapsamında birçok kez planların iptaline hükmedildi, ancak iptal kararlarından sonra hazırlanan planlar da bunların revizyonu niteliğindeydi.
AYM kararı dikkate alınmadı
Danıştay 6’ncı Dairesi’nin Sivriada ile ilgili verdiği son kararda, AYM’nin iptal kararının dikkate alınmamasında hukuka uyarlık bulunmadığı belirtildi. Kararda, imar planlarının Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile “Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması, Gösterimi, Uygulaması, Denetimi, Müelliflerine İlişkin Usul ve Esaslara Ait Yönetmelik” ve “Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği”ndeki süreçlere uygun olmadığı aktarıldı.
Turizm araştırması yapılmadı
Danıştay’ın kararında, Sivriada ile ilgili daha önce yapılan imar planlarının iptal edilmesi üzerine revizyon niteliğindeki dava konusu imar imar planlarının hazırlandığı belirtildi. Sivriada’yla ilgili planlama olası turist ya da konuk sirkülasyonuna ilişkin bir projeksiyon ve araştırma yapılmadığı aktarıldı. Adanın arkeolojik SİT özelliğinin turizm fonksiyonu altında nasıl etkileneceğinin de değerlendirilmediği kaydedildi.
Diğer adalar da dikkate alınmalıydı
Kararda, Sivriada’nın dokuz adet takımadanın içerisinde yer aldığı ve bu adaların birbirleriyle bütün olduğu hatırlatıldı. Danıştay’a göre, takımadaların hepsi doğal ve kentsel SİT alanı olduğu için birlikte değerlendirilmeliydi. Kararda, turizm fonksiyonunun ekolojik yapı ile uyumlu olmadığına işaret edildi. Dava konusu imar planı yapılırken alanın nitelikleri, tarihi, kültürel ve doğal yapısına ilişkin araştırmaların yapılmadığı ve raporların düzenlenmediği belirtildi. Dava konusu imar planının turizm fonksiyonu ile oluşacak yapılaşmanın adanın özgün doğal, tarihi ve kültürel yapısını bozduğu hatırlatıldı. İmar planında adanın bütününe “turizm +kültürel tesis alanı” fonksiyonu getirildiği, ancak bu fonksiyonun adanın bütüne tanımlandığı aktarıldı.
Donatı alanları belli değil
Kararda, nazım imar planının en temel amaçlarından birinin sosyal ve teknik donatı alanlarının yer seçimi ve büyüklüklerinin tayini olduğu belirtildi. Sivriada’da imar planında sosyal ve teknik donatıların yerleri ve büyüklükleri planda gösterilmemiş, benzer yaklaşım 2017 tarihli iptal edilen imar planlarında da kendini göstermişti.
Deprem riski
Danıştay’ın kararına göre, Sivriada’da afet riskleri konusunda ve özellikle deprem riskleri açısından nasıl bir strateji izleneceğinin plan raporunda açıklanmadı.
Karar oybirliğiyle alındı
Danıştay 6’ncı Dairesi, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4’üncü İdari Dava Dairesi’nin davanın reddi yönündeki kararının oybirliğiyle bozulmasına hükmetti. Dosya, yeniden bir karar verilmek üzere Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi’ne gönderildi.
Sivriada’nın içindeki bulunduğu yapılaşma tehlikesi daha önce Yassıada’da gerçekleşti. Turizm ve kültürel tesis alanı ilan edilen adada yap-işlet-devret modeliyle otel, kongre merkezi, liman ve diğer turistik tesisler inşa edildi. 2018 yılında açılan beş yıldızlı otel, zarar ettiği için devredildi. Adanın tarihi ve doğal dokusundan ise geriye hiçbir şey kalmadı.