- TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Kadın Komisyonu 25 Kasım Bildirisi
- Tuzla Kamil Abduş Gölü çevresinin yapılaşmaya açılmasının yürütmesi durduruldu
- Adalar imar planlarının yürütmesi mahkeme tarafından durduruldu
- Mimarlar Odası Üye Kayıt İşlemleri Ve Üyelik Ödenti Uygulamaları Hakkında
- XVIII. İstanbul Uluslararası Mimarlık ve Kent Filmleri Festivali başlıyor
- KTMMOB Mimarlar Odası, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesine Ziyaret Gerçekleştirdi
Afet Risklerine Karşı Merkezi ve Yerel Yönetimleri İvedilikle Önlem Almaya Çağırıyoruz
Son günlerde Ankara kent merkezinde, Kayseri’de, Samsun Atakum ve Canik İlçelerinde gerçekleşen yoğun yağışların ardından yaşanan sel felaketlerinde bazı bölgelerde ulaşım kısıtlanırken, kent merkezleri ve yerleşim alanları zarar görmüştür. Kuvvetli yağışlar nedeniyle su baskını, dolu yağışı ve sel riskinin sürdüğü İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde kaygı verici gelişmeler devam etmektedir.
Daha önce de 2012’de Samsun, 2015’te Artvin, 2019’da Trabzon ve Düzce, 2020’de Giresun; 2021’de Kastamonu, Sinop ve Bartın; 2022’de Ankara, Bartın, Düzce, Kastamonu, Karabük, Sinop, Zonguldak; 2023’te deprem bölgesindeki Adıyaman, Malatya ve Şanlıurfa illerinde onlarca yurttaşımızın hayatını kaybettiği sel ve heyelan felaketlerinin ardından gerekli önlemler alınmamıştır.
Yerleşim yerlerinde yıkımlara sebep olan ve yıllardır uygulanan altyapı, kentleşme ve yapılaşma politikaları yaşanan acılara ve kayıplara rağmen sürdürülmektedir. Dere ıslah çalışmaları fenni kurallara uygun yapılmamış; sel kontrolü için hazırlanan projelere ilişkin ihaleler ise ödenek yetersizliği gerekçesi ile iptal edilmiştir. Sel-taşkın yaşanan alanlarda inşaat faaliyetleri kısıtlanmadığı gibi yeni yapıların yapımına izin verilmiştir.
6 Şubat 2023 tarihli Kahramanmaraş depremlerinin dördüncü ayında, 1999 Marmara Depremlerinin 24.yıldönümü yaklaşırken; bilimsel şehircilik ilkelerini reddeden anlayış nedeniyle kentlerimiz yaşanmakta olan deprem ve kuvvetli yağış gibi doğa olaylarının afetlere dönüşmesine kaynaklık etmektedir.
Meslek odaları, akademik kuruluşlar, bilim insanları ve ilgili tüm kesimler dikkate alınarak; afet ve afet sonrası süreçlerin yönetimine dair politikalar oluşturulmalı; rant odaklı politikalar terk edilmeli, çevre karşıtı yatırım ve plan kararları ivedilikle durdurulmalıdır.
Mimarlar Odası olarak merkezi ve yerel yönetimleri; doğal değerlerini yitirerek afetlere açık ve güvensiz hale gelen kentsel ve kırsal yerleşim alanlarında su baskını, sel ve taşkınların yanı sıra tüm afetlere karşı gerekli önlemleri almaya davet ediyoruz.
Afet baskısı altındaki kentlerimizin sağlıklı ve güvenli gelişimi için bu konudaki mesleki uzmanlık, deneyim, birikim ve bilgilerimizi kamu ve toplum yararına kullanmaya devam edeceğimizi değerli kamuoyumuzla paylaşıyoruz.
TMMOB MİMARLAR ODASI
MERKEZ YÖNETİM KURULU