Adalar İmar Planı: Bilirkişiler İmar Planının Planlama Esas ve Tekniklerine Aykırı Olduğu Görüşünde
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan ve kıyıların planlamaya dâhil edilmediği Adalar imar planının iptal edilmesi istemiyle açılan dava kapsamında bilirkişi raporu hazırlandı. Raporda, plan kararı ve gösterimlerinin planlama esas ve tekniklerine aykırılık taşıdığı belirtildi.
Prens Adaları, 1984’ta doğal SİT alanı ilan edilmişti. O günden dava konusu imar planları yapılana kadar yürürlükte olan bir imar planı yoktu, inşa faaliyetleri de geçici yapılaşma koşullarına göre yapılıyordu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla Adalar, Kasım 2021’de “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan edildi ve plan yapma yetkisi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na verildi. Bakanlık, bu yetkiye dayanarak Prens Adaları’na bağlı Sedef ve Kaşık adalarının doğal sit derecesini düşürerek imara açılmasına sebep olacak imar planları hazırlamıştı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Adalar Belediyesi, İstanbul’daki Prens Adaları’yla ilgili 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları hazırlamış, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da 28 Temmuz 2023’te söz konusu planları onamıştı. İmar planları özellikle kıyı alanlarını kapsamaması nedeniyle kamuoyunun tepkisini çekmişti. Ada sakinleri, hazırlanan planın koruma amacı taşımaktan çok turizm amaçlı gelişmelere hizmet edeceğini düşünüyordu.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi olarak söz konusu planların iptali istemiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Adalar Belediyesi ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı dava açmıştık. İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nde görülen dava kapsamında 24 Haziran 2024 günü bilirkişiler keşfe gitti ve incelemenin sonunda bir rapor hazırlandı. Mahkemeye ulaşan rapordaki tespitler şöyle:
– Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelikte 20.11.2021 tarihinde eklenen hüküm ve planların onaylandığı 12.05.2023 tarihi dikkate alındığında güncel kurum görüşünün bulunmadığı,
– Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik kapsamında yer verilen orman alanlarına bitişik parsel oluşturulamaz ve orman sınırıyla parsel arasında 10 metrelik yol bırakılır kuralına uygun hareket edilmediği,
– Orman sınırından itibaren 10 metre çekme mesafesi gösterimin planın genelinde gözlemlenebildiği bu bakımdan tüm ada planını etkileyebilecek bir husus olduğu,
– Turizm taşıma kapasitesi belirlenmeden turizm amaçlı kullanımlara yönelik yer seçimlerinin ve fonksiyon büyüklüğü kararlarının yapıldığı,
– Konut alanlarında konaklama tesisi yapılabileceğine yönelik belirlenen plan kararının mevzuat dâhilinde yer almadığı,
– Ticaret + konut fonksiyonuna sahip imar adasındaki konaklama yapılabilecek parselin tayinine yönelik olarak hangi parametrelere göre karar verileceğinin açıklanmamış olduğu,
– Çevre Kanunu kapsamında ileri atık su arıtma tesisine ilişkin tespit yapılmamış olduğu,
– İSKİ kurum görüşünde alternatif alanların talep edildiği ancak bu alternatiflere ilişkin irdelemelerin olmadığı,
– Planların kıyı kenar çizgisinin kara tarafında yapıldığı değerlendirildiğinden plan notlarında kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında kaldığı ifade edilen meydan, teknik altyapı, doğal karakteri korunacak alanlar, mesire alanları, spor alanlarına yönelik hüküm geliştirilmiş olduğu,
– Kıyı Kanunu’nun sahil şeridinde planlama ile ilişkili olarak emrettiği bir husus olan “Kısmi Yapılaşma Tespiti Çalışması” hakkında plan açıklama raporu kapsamında herhangi bir irdelemeye yer verilmediği,
– Hangi adalarda kısmi yapılaşma tespitinin bulunduğuna dair bir araştırma olmaksızın ilk 100 metrelik alan içerisinde açık alan niteliğinde olmayan ve kamunun kullanımı dışında kalan arazi kullanım kararları üretilmiş olmasının imar mevzuatına aykırı olduğu,
– 1/5000 ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı imar planlarının içerisinde kimi plan notlarında bu tür detayların ne şekilde olması gerektiği yer yer ifade edilmesine karşın rapora altlık olarak kentsel tasarım rehberinin bulunmadığı,
– Plan açıklama raporlarında Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması, Gösterimi, Uygulaması, Denetimi Ve Müelliflerine İlişkin Usul Ve Esaslara Ait Yönetmelik kapsamında istenen kentsel tasarıma ilişkin hususlara yer verilmediği,
Plana İSKİ de itiraz etti
Raporda, planlama sürecinde ilgili kurum ve kuruluşlardan alınan görüşler doğrultusunda plan kararlarının oluşturulduğu hatırlatıldı. İlgili kurum görüşlerinin en son Mayıs 2020’de oluşturulduğunu belirten bilirkişiler, ilgili kanun maddesinin bu planın onayından önce eklenmiş olması nedeniyle plana yönelik olarak güncel ihtiyaçları içeren bir kurum görüşünün bulunmadığını aktardı. Bu bakımdan yatırımcı idare tarafından yeni ve eski arıtma tesislerine yönelik ne şekilde tasarrufta bulunacağı ve bu durumun mekânsal karşılığının ne olacağının belirsiz kaldığının ifade edildiği raporda, plana İSKİ tarafından da itiraz edildiği belirtildi.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi